Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, gazetemizi ziyaret ederek sorularımızı yanıtladı. Başkan Genç, TRAMAR ve Kent Lokantalarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulunarak, çay ve fındıkla ilgili yapılan ve yapılması planlanan projelerden bahsetti. İşte Başkan Genç’in sorularımıza verdiği yanıtlar:

Trabzon Büyükşehir Belediyesi olarak geçtiğimiz günlerde TRAMAR’ın açılışını yaptınız. Diğer taraftan Ortahisar Belediyesi de şehrin çeşitli mahallelerinde Kent Lokantaları açıyor. Belediyeler neden böyle işlere giriyor?

‘Çiçekten para mı kazanacaksın’ diye güldüler, beş yılda Türkiye’nin en büyük safran üreticisi haline geldi ‘Çiçekten para mı kazanacaksın’ diye güldüler, beş yılda Türkiye’nin en büyük safran üreticisi haline geldi

“Şöyle bakmak lazım; belediyeler tüccar değil, esnaf değil. Tüccarla, esnafla rekabet edelim diye asla bir niyetimiz yok. Ama enflasyon ortamının getirdiği spekülatif fiyat artışlarını hükümetimiz, Ticaret Bakanlığımız denetimlerle dengelemeye çalışıyor. Belediyeler vatandaşın ekonomisini de düşünmelidir. Bu, piyasaya müdahale anlamında değil, suiistimale müdahale ve piyasayı dengelemektir. En azından temel gıda maddeleri, et, et ürünleri, süt ürünleri gibi… Bunları daha uygun fiyata vatandaşımıza ulaştırmak için bir adım attık. Çok da iyi oldu. Bir kilo kıyma 500 TL ise TRAMAR’da 340 TL. En az yüzde 30 aşağısına bunu satabiliyoruz. Aldığımız fiyata satıyoruz. Et Balık Kurumu ile anlaştık, Tarım Bakanımıza ve Genel Müdürümüze teşekkür ediyorum. Kazanç elde etme amacımız yok. Arkadaşlara, ‘Bana yük olmayın, benden para istemeyin, ben sizden hiçbir şey istemiyorum.’ dedim. Kendinizi döndürün. Kirası, sigortası, elektriği vesaire ödensin. Yani maliyetine gidiyor, vatandaşımız da mutlu bundan. TRAMAR’ın 2. şubesini açma planımız da var.”

Belediyeler arası bir yarış ve rekabet söz konusu mu?

“Ortahisar Belediyemiz de Kent Lokantası açtı, açabilir. Biz belediye olarak, ilçe belediyelerimizle bir yarış, rekabet içerisinde olamayız. Vatandaşımız ucuza, uyguna erişiyorsa, mutluysa bu bizi de mutlu eder. Geçen sene turizm şehri Trabzon'da Ortahisar Belediye Başkanı olarak ben, Meydan bölgesinde 20 tane lokantadan 12 tanesini kapatmak zorunda kaldım. Esnafımız da kendine çeki düzen verecek. Ayağımıza sıkmayalım. Tavuğu bir defada yemeyelim. Her sene yumurtayı yiyelim. Vicdanlı esnafımız da var. Onların ne günahı var. Şu anda günde bir ton et satıyoruz. Benim amacım kasaplarımızla rekabet etmek değil. Onlar da para kazanıyor, para kazanmadan bu işi kim yapar, sadece belediyeler yapabilir. Çünkü halkımızın yararını düşünüyoruz. Onun için bu manada ilçe belediye başkanlarımızın attığı adımları da önemsiyorum. Yani asla biz öyle bir rekabet içerisinde olmayız. Vatandaşın yararına ne yapabiliyorsak yapalım. Ben böyle bakıyorum. Vakfıkebir’in peynirini, Tonya’nın tereyağını, sütünü satıyoruz. Kendi üreticimizin, kendi şehrimizin ürünleri orada, organik bir şekilde halkımızla buluşuyor. Zeytin ve zeytinyağı da satıyoruz. Zeytinyağını TMO'dan alıyoruz, aldığımız fiyata satıyoruz.”

Peki bunların başka türevleri de gelecek mi? Halk yararına başka yatırımlarınız da olacak mı?

“Çağlayan’da çay fabrikası da kurmak istiyoruz. Çağlayan Vadisi’nde Sayvan Pınaraltı bölgemizde çok kaliteli çay var. Orada üretimin iki katına çıkması için Ortahisar Belediyesi'ndeyken oraya çay yolu açtım. Şu anda o kapasite orada oluştu. ÇAYKUR Genel Müdürümüzle görüştük. Yılmaz Büyükaydın vekilimle bunu özellikle takip ediyoruz, oraya çay fabrikasını kurmak istiyoruz. İstihdama da katkı sunacağız. Fındıkla ilgili göreve gelir gelmez Tarım Daire Başkanlığı’nı kurduk. Kokarca ile ciddi bir mücadelemiz var. Fındıkla ilgili dünya piyasasındaki yüzde 72-73 kapasite gücümüzü artırabiliriz. Biz dedelerimizin dönümünde 100 kilo aldığı fındıktan şu anda 80 kilo alıyoruz. Verim düştü. Fındığa bakmıyoruz. Fındığın dönümünden biz en az 250 kilogram alabiliriz. Bunu çok önemsiyorum, en az 250 kilo olması lazım. Bunun için de bir çalışma başlattım, Ortahisar Belediyesi’ndeyken de dokuz bahçeyi söktürdük. Bunun devam etmesi lazım. Yeni bir modelle yeni fındıklar diktirdik. Onun ayrı bir yöntemi var. Bu modelle en az 250 kilogram alabiliyorsunuz. Bu işe biraz seferberlik ruhuyla bakıp üretimi artırmamız lazım. Artırabiliriz de. Şu anda biz fındıktan 2 milyar dolar gelir elde ediyoruz. Fındık demek çikolata demek! Fındığı gönderiyoruz çikolata geliyor. Şimdi gündemde Trabzon çikolatası var, Dubai ile yarışıyoruz bu konuda. Trabzon çikolatasını inşallah TRAMAR’da satışa sunacağız.”

Kaynak: KARADENİZ'DE SONNOKTA