Sümela Manastır mıdır?
Trabzon TÜRKAV Başkanı Kenan Kuru yaptığı açıklamada Sümela Manastır’ını mercek altına aldı. Açıklamasına ‘Sümela Manastır mıdır?’ sorusunu sorarak başlayan Kuru şöyle devam etti: “Tarihsel çağların günümüze getirdikleri değerlendirildiğinde büyük bir değişime girdiğini görmekteyiz. Türkiye, tarihinin birçok döneminde olduğu gibi belirsiz günler yaşasa da bu sıkıntılardan çıkmanın yolu olarak objektiflikle çalışmalarını yapan sivil toplum varlığıyla tarihi sicilinin temizliği ile devletin her konuda başarılı olacak yollar bulmasından geçtiğidir. Sümela manastırı olarak tarif edilen mevkide bu değişimlerden biridir. 15 Ağustos Trabzon’ un fethinin 563. Yılı etkinliklerinin coşkusunun yaşanılmasında tarihi geçmişinin mutluluğu olduğudur. Bunun yanında aynı tarihte Sümela’da ayin yapılmasının haklı izahı olmadığı gerçeğiyle ertelenmesinde demokrasinin önemli yeri vardır. Tarihe olan saygıdır. Devletimize şükranlarımızı sunuyorum. Meşru dayanağımız ortak akılla, millet gerçeğine dayanan Türk milleti olduğudur. Öncelikle ifade etmek isteriz ki; Türklerin yüzyıllar öncesinden sahip olduğu toprakları bir süreliğine ellerine geçirdiklerinde Sümela’nın tarihsel durumu ve hizmet fonksiyonu neydi? Sümela’nın görselliğinin incelenmesi gerekmektedir. Burası ibadethane olamaz/ bu eserin ibadethane olarak yer almadığı değerlendirme konusudur. Sümela kayaların ortasında ve daha yukarlarında aynı alanlarla yer almış bir yerleşim hüviyeti olduğu anlaşılmaktadır.
15 Ağustos 1461’ de tekrar vatan yapılan bu coğrafyada türlü oyunlarla karşı karşıya olunduğu ortadadır. Ve Trabzon’ un fetih kutlamalarının yapıldığı tarihte Sümela’da ayin yapma hırsını gösterenler objektif tarihe saygı duymayan ve dünyanın hızlı değişimini Türklerin aleyhine dönüştürmek çabalarıdır. Sümela’daki ayin fotoğraf makinesi gibi objektif değildir. Çünkü fotoğraf makinesi insan gözünü temsil ettiği ve tamamladığından objektif değildir. Ve Pontusculuk safsatasının fotoğraf makinesini kendi gördüğü gibi görmeye zorlamak arzularıdır. Takı Osmanlı devletinin yıkılması ve paylaşılmasına giden durumu hızlandırmayı anlatan STK’ların felsefi bilgileriyle çerçeve planı oluşturup kendi bakış açılarından fotoğraf makinesi gibi bakılmasıdır.”
En önemli aşamaydı
Artvin'in Cerattepe bölgesinde Cengiz Holding tarafından yürütülen madencilik faaliyetlerinin Rize İdare Mahkemesi tarafından Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu kararının iptal edilmesi üzerine durdurulmasının ardından Yeşil Artvin Derneği'nden ilk açıklama geldi. Artvin'in Cerattepe bölgesinde Cengiz Holding tarafından 2016 yılından beri yürütülen madencilik faaliyetleri dün durduruldu. Yeşil Artvin Derneği, Cerattepe'deki madencilik faaliyetleri için verilen ÇED olumlu kararına ilişkin Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) itirazda bulunulmuştu. AYM proje için hak ihlali kararı vermiş ve yeniden yargılamanın önünü açmıştı. Rize İdari Mahkemesi, 11 Temmuz'da ‘Cerattepe Bakır Madeni, Kırma Eleme Tesisi ve Teleferik Hattı' projesine verilen ÇED olumlu kararını iptal etmişti. Bunun üzerine Artvin Valiliği, 20 Ağustos'ta işletmeye madendeki faaliyetleri durdurması için yazı gönderdi. Yaşananlara ilişkin Yeşil Artvin Derneği'nden ilk açıklama geldi. Dernek binasında düzenlenen basın açıklamasına Belediye Başkanı Bilgehan Erdem, sivil toplum temsilcileri ve vatandaşlar da katıldı. Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, kararın maden şirketine tebliğ edildiğini ve valilik tarafından da kamuoyuna duyurulduğunu ifade ederek, Artvin halkı için oldukça önemli bir karar olduğunu dile getirdi. Yeşil Artvin Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda dernek avukatı Bedrettin Kalın ise, “Bu karar ile 30 yıllık Cerattepe mücadelesinin en önemli aşamalarından bir tanesi gerçekleşti. Kazandığımız bir davanın üzerinden 7 yıl boyunca bize tesis edilmesini bekledik. Bu nihayetinde olmuş oldu” ifadelerini kullandı.
