Yusuf Yazıcı’nın A milli takım kadrosuna davet edilmemesinin hangi futbol kafasının ürünü olduğunu merak ettiğimi ve bu futbol kafasının da tek bir kişinin ürünü olamayacağını sizler ile paylaşmıştım.
Spor eğitimcisi, yöneticisi, futbol adamı ve de bir Trabzonlu olarak beni rahatsız eden bu davet konusu kahramanlarının kim- kimler- olabileceğini ve davet argümanlarının neler olduğu- olabildiğini- sürecine dokunarak, tartışılmasının, bilinmeyenlerin açıklanmasının, Trabzon futbol kültürü ve geleneğine uygun düşeceğini düşünmekteyim.
Milli takım kadrosunu belirlemek için, sezon boyunca her kademedeki takımların izlendiğini, bilinen futbolcuların yanı sıra , gösterdikleri performans ile kadroya davet edilebilecek yeni futbolcuların Türkiye Futbol Direktörü ve bu amaçla görevlendirdiği yardımcılarının raporu ile tespit edildiği bilinmektedir.
Milli takım kadrosunun belirlenmesine bu yaklaşımla baktığımızda , Yusuf Yazıcı’nın Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim’in radarına kolaylıkla düşecek bir yetenek ve performans sahibi olduğu basında,TV yorumlarında ve futbol kamuoyunda da yer almıştır.
Ancak, durum böyle olmasına rağmen ligin ikinci yarısı oynadığı maçlarda 5 gol, 7 asist yapan ve takımının yaptığı gollere doğrudan katkı sağlayan bir futbolcu, neden A milli takım kadrosuna değil de ümit milli takım kadrosuna davet edilir? Yusuf Yazıcı’nın bu davet için “varsa” yetersizliği nedir-nelerdir-
? Merak edilecek bir konu değil mi ?
Davet edildiği Ümit milli takımında kendi gibi süper lig takımlarında yer alan futbolcular; Beşiktaş’tan Muhammed Enez Durmuş, Bursaspor’dan Mert Örnek ve Kubilay Kanatsızkuş, Adanaspor’dan Ahmet Bahçıvan, Gaziantepspor’dan Okan Çınar ve Kasımpaşa’dan Ahmet İldız ile , oynadığı süre ve sonuca yaptığı olumlu katkı bakımından karşılaştırıldığında ,sahip olduğu değerler ile açık ara önde olan bir futbolcu Yusuf Yazıcı.
Bu değerlendirmeler ile davet konusuna bakınca, aklıma şeytani şeyler gelmekte .
Davete ilişkin tek seçici TFD Fatih Terim olmakla beraber futbolcunun kadroya dahil edilmesi konusunda takımın teknik sorumlusu ile bu konuyu görüşmüş olduğunu düşünmekteyim. Düşünmekteyim çünkü, TFD milli takıma davet edeceği futbolcuların performansları konusunda, kulüplerin teknik sorumluları ile görüşme yapması işin gereğidir. Yani, Fatih Terim ,Yusuf Yazıcı’yı milli takım kadrosuna dahil etme –etmeme- konusunu Kazım Ersun Yanal ile görüşmesi yapılması gereken bir görüşmedir.
Önem kazanan da bu görüşme içeriğidir. Bu görüşmede, TFD Fatih Terim mi ? yoksa Kazım Ersun Yanal mı ? Yazıcı’nın A milli takım kadrosunda değil de 21 yaş milli takımında yer almasının uygun olabileceğini önermiştir.
Önermiş olan hangisi olursa olsun, Yusuf Yazıcı’nın kulübü ile yaptığı yeni antlaşma önerinin ana fikri olmuşmudur?
Öyle ya, yarın, ya da bir başka gün sormazlar mı?
Milli Takımda direkt oynayan ve oynadığı oyunla takıma olumlu katkı sağlayan Trabzon alt yapısından yetişmiş futbolcuya uygun görülen transfer bedeli ile diğer futbolcular ile yapılan anlaşmalar arasındaki rakam farklılığının ölçütleri nedir?
Bu sorunun muhatabı olan Kulüp yönetiminin ya da transfer görüşmelerini yapan -yapanlar- yöneticilerin , futbolcu antlaşmalarındaki transfer ücretleri politikası tartışma konusu olur mu ? Olur. Eğer, Yusuf Yazıcı A milli takım kadrosuna davet edilseydi.
21 yaş milli takımına davet edilmesi, Yusuf Yazıcı’nın transfer bedelini belirleyenleri haklı kılacak en kuvvetli argümandır. Ama A milli takımına davet edilseydi, bu argüman geçerli olamayacak ve Yazıcı’ya verilen bedel ,diğer oyuncular ile karşılaştırılarak gündeme gelebilecekti.
Yusuf Yazıcı’nın Milli takımın yaptığı iki maçın ilk onbirinde rahatlıkla yer alabilecek bir oyun performansı yakaladığını hepimiz bilmekteyiz.
Bütün bunlara anlam vermeyebilirsiniz. Ancak , mağduriyet ,haksızlığa uğrama konuları ile Trabzonspor ve futbolcusu anılabiliyorsa, bunu giderecek açıklamaları yaparak kamuoyunu ve her zaman takımını destekleyen taraftarları bilgilendirmek , yönetimin ya da yönetim adına kulüp başkanının bir sorumluluğu değil mi?
Trabzon futbol kamuoyunu aydınlatmakla birlikte, futbolcusunun milli takım kadrosunda yer almamasının nedenlerini sormak ve ilgilileri uyarmak, kurumsallaşma ile birlikte yönetenlerin asli görevlerinden biri değil mi ?