YOLUN SONU!
Toplumda belirgin gerçeklerin su yüzüne çıkmasının ifadesidir.
Hiçbir şey gizli kapaklı değildir.
Karanlık tünelin sonu aydınlıktır.
Halk ışığa koşar. Karanlıkları seven tek yaratık yarasalardır.
Aman Allah’ım o ne müjdeli günlerdi.
Sesi gür ve netti: “Yirmi birinci yüzyılda köylere jeeple gidebiliyorsunuz. Bu ayıbın da ötesinde çirkin bir olaydır. Köy yollarınıza sıfır asfalt dökeceğiz.”
O gün ses ve halkın uğultusu hala kulaklarımda çınlıyor..
İlçeme Eğitim Fakültesi açılacaktı.
Hastahane zaten elde bir.
İlçemin girdisi o denli artacak ki; her köşe başında bir market.
Hayvancılık ve eğitim bu ülkeyi uçurur. Hayvan yeminden KDV kaldırılacak. Sütün kilosu beş lira olacak.
Süte su katılmayacak. Bu söz oy getirecek cinstenli.
Tüketicilerin çok hoşuna gitmişti. Son ifade yerine getirildi. Bir farkla: “Süte su katılmıyor. Suya süt katılıyor.”
Halkımız alkış üstüne alkış tutuyor.
Avuçları patlarcasına
Üç seçim geçti. Yakın köylerde bir söz vardır, “Alacaktık abulamı, verdik de ağamı.” Yöremizde at koşturan siyasileri rica edeceğim:
Yeni bir şey bulsalar.
Halkı eğlendirme adına yeni yeni buluşlar.
Çoğu sözlerin son kullanma tarihi çok geçti.
Ayıp oluyor.
İlçemde yüksek tahsil oranı çok yüksek. (Türkiye üçüncüsü) Siyasi partiler çağa, teknolojiye ayak uydurmasını çok iyi biliyorlar.
Önce üvertürleri sahneye çıkarıyorlar.
Halkın tepkisi ölçülüyor.
Sonra assolistler sahne alıyor.
Yine de halk arasından kırık plak sesi çıkarsa..
Devletin gücü kendini hissettiriverir.
Bu yüce millet hizmetlerin en büyüğüne layıktır.
Yaşa.. Varol..
Alkış sesleri arasında uyandım. Terden sırılsıklam olmuşum.
Oh be ne karmaşık rüya..