Maç kadroları açıklandığında, Trabzonspor bu maçı alır diye düşünmüştüm. Sadece, öne oynamayı isteyen ve seven Abdulkadir Parmak’ın ilk on birde olmayışı beni endişelendirmişti.
İlk yarı Galatasaray kalemize tehlikeli gelmedi, biz daha çok galibiyeti isteyen futbolcularla sahadaydık ve öne geçecek pozisyonları bulduk, fakat atamadık.
Ortada geçen bir oyun usta ayakların skoru belirleyeceği bir maçtı.
İkinci yarı golü bulduk ve uyuyan devi uyandırdık.
Ah Abdullah hocam… Bir çözüm bulamadın, bu maçı galip bitiremedin.
Olmayan bir faul ve gururumuz Uğurcan’ın hatası maçı yine berabere bitirdik. Canın sağ olsun Uğurcan. Tamam hata olur olur ama bu kadarda değil, yazık oldu yazık. Beş haftadır berabere kalan bir takım ve kaybedilen puanlar. Hocam, artık öndeyken skoru korumayı öğretmen lazım bu takıma. Bir de Djaniny’i oyundan alma artık.
Avcı hocam en iyi savunma hücumdur, siz bizden iyi bilirsiniz bunu, ama uygulamıyorsun. Neden böyle yapıyorsun anlamıyorum, öndeki oyuncuları oyundan alıp neden rakip takımı hücuma yönlendiriyorsun. Seneye de böyle olacaksa çok kalmazsın Trabzonspor’da. Biz böyle beraberlikle alışkın bir takım ve millet değiliz. Ölmüş Galatasaray’ı yenemedin, hata hata.