İnsanların birbirleriyle olan diyalogların başında hiç kuşkusuz sevgi ve saygı ölçüsü öndedir.
Yoğun ve yorgun geçen her günün bitiminde istirahate çekilip, ertesi gün nerede kalmıştık derecesine aynı tempo ve düşünceye koyuluruz ister istemez.
Hoşgörü ile gelişen, her düşüncenin karşılığı mutlaka değer bulur. Aksi yaklaşımların telafi yönü iyi düşüncelere dahil olup, yine de sonuçta iyi niyete teslim olur mutlaka.
Kısa ve öz olan insan yaşamında beklentileri hiçbir zaman karşılama lüksüne sahip olamadığımızda en doğru yöntem yine de iyi niyetli bir yaşam olmalı diye düşünüyorum.
Bu öz ve özet düşüncelerle girdiğimiz Kurban Bayramı bugün itibariyle sona geldi. Bir dahaki aynı bayrama kimler kavuşur bilmeyiz ancak müslüman geleneğinde, küsün yeri olmadığı inancıyla sevgiler işletilmeye çalışıldı, iletişim araçlarıyla veya ikili görüşmelerle.
Gelinen nokta şudur bence; zor ve meşakkatli olan acımasız dünyada, acıma duygusunu hissiyatına dahil edenlere ne mutlu.
Bu belirtiler ışığında, hakkın mana alemindeki gaspının, yine de mana aleminde ölçü teşkil edeceğinden, bu yönde özet önyargının daima yol gösterici olacağı inancındayım.
Yeniden bu güzel ortamlarda buluşmak ümidiyle bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum.