UEFA, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası'na (EURO 2024) ev sahipliği yapacak ülkeyi bugün İsviçre’nin Nyon kentinde açıklıyor.
Hepimizin gözü Nyon’a çevrildi. Trabzon'un kaderi de bugün belli olacak.
Eğer Türkiye ev sahipliğini kaparsa aday şehirlerden biri olan Trabzon’umuzda da ulaşım üzerine mega projeler de tek tek hayata geçirilecek.
Hafif Raylı Sistem projesinden tutun da yüksek hızlı trene kadar. Umudumuz EURO 2024.
Bana sorarsanız en azından şehir içi Hafif Raylı Sistem Projesi’nin şimdiye kadar kalmaması gerekirdi. Büyükşehir Belediyesi’nin şimdiye kadar bu projenin temelini atması gerekirdi.
Ne yazık ki geç bile kalındı. Sanki EURO 2024’ün ülkemize verilmesi bekleniyordu da bu projeye bu yüzden mi başlanmıyordu?
Şehrimizde trafik keşmekeşi ortada. İlla bir turnuvaya ev sahipliği yapılması mı gerekir? Kendi halkımızın rahata kavuşması için ne zaman adım atacağız?
Aklımıza bazı durumlar takılmıyor da değil. Acaba EURO 2024’ün ev sahipliği ülkemize verilmediği takdirde aday şehirlerden biri olan şehrimizde de hem Hafif Raylı Sistem Projesi hem de hızlı tren yine rafa mı kaldırılacak?
Bir takım bahanelerle projeler ertelenecek mi? Umarız korktuğumuz başımıza gelmez.
Artık dualarımız bugün için. İnşallah ev sahipliği ülkemize verilir de hem ulaşım projeleri ivedilikle hayata geçirilir hem de şehrimizde sosyal donatı alanları inşa edilir hem de çevre düzenlemeleri yapılır.
Korkumuz o ki EURO 2024 alamazsak Trabzon’un ulaşım projeleri başka bahara kalacak!
ARAKLI’NIN KABİLECİLİK!
Trabzon’un en büyük üçüncü ilçesi olan Araklı’nın caddeleri tam bir rezalet.
Nasıl mı? Hemen hemen tüm cadde aralarındaki yollar araçların istilası altında.
İlçe içerisinde cadde aralarındaki yollara araçlar gelişigüzel park edildiği için trafik sıkışıklığı yaşanıyor. Uzun kuyruklar oluşuyor.
Görevli emniyet mensupları ceza kesiyor kesmesine ama bazı yetkili ağızlar onların işine mani oluyor.
Bu bazı yetkili ağızlar, kabilecilik anlayışı ile hareket ediyor. Bu yetkililer birilerini kolluyor, ceza almalarını engelliyor. Böyle olunca da sorumsuz sürücüler kurallara uymuyor; istedikleri gibi ilçede at koşturuyor.
Ceza alan sürücü araya yetkili kişileri sokuyor. Bu yetkililerde emniyeti arayarak sorumsuz sürücülerin ceza almasını engelliyor.
Durum böyle olunca polis çaresiz kalıyor görevini yapamıyor.
Peki ceza almasını engelleyince insanların kuralları uyulması nasıl beklenebilir?
Kuralsızlığa resmen çanak tutuluyor. Kafalar değişmediği müddetçe kimse düzen ve rahatlık beklemesin. Önce yetkili olanlar kafalarını değiştirecek. Makam kaygısı taşımayacak, kim kural ihlal ediyorsa cezayı kesecek. Kabilecilik anlayışını terk edecek.
Şunu da söylemeden edemeyeceğim; Araklı’da sahilde kocaman bir ücretsiz otopark yapılmış, içerisi bomboş, kimse oraya gidip aracını park etmiyor.
Neden park etsin ki adamlar cadde ortasına aracını park ettiğinde ceza almıyor. Bazı yetkililer cezaya mani oluyor.
O zaman Araklı’da hiçbir yetkili ağız ‘Ücretsiz otoparkımız var ama kimse park etmiyor’ deyip sızlanmayacak. Çünkü siz zaten kuralsızlığa çanak tutuyorsunuz.