ULU CAMİİ’DE SONNOKTA

Türkiye’de 118 Ulu Cami var. Bunlardan biri de Akçaabat Söğütlü’deki Ulu Cami. Tabii tarihi yüzyıllar ötesine dayananlar müstesna ama yenilerden Söğütlü’deki Ulu Cami; ulaşımı, inşasındaki asaleti ve cami derneğiyle gerçekten övgüyü hak ediyor.
Güzel işlere imza atılmış olsa da hala yapılması gereken birçok iş var burada.  Elzem olarak caminin tuvaletinin yenilenmesi, şadırvanının modern bir hüvviyete taşınması gerekiyor.
Öğrendiğime göre:
Bu konuda ‘niyet var’ lakin henüz ‘tekbir’ alınmamış.
İyi bir ‘Sonnokta’ okuru olan dernek başkanı Kemalettin Ertem başta olmak üzere yönetiminin, nakısaları tespit ettiğim konularda yaz başında bir adım atması gerekiyor.
Camiyi tanıtmam gerkirse cami bir külliye kültürü ile inşa edilmiş. Altında bulunan birkaç dükkan faal olsa da iyi bir düzenleme de caminin avlu dediğimiz kısmında gerek.
Bu konuda Akçaabat Belediye Başkanı Şefik Türkmen’e ihtiyaç duyuluyor. Türkmen, taşıdığı soyadın güzelliğini Ulu Cami’den esirgemez umarım.
Caminin değerine değer katan geçen yıl yapılan çay ocağı çok ilgi görüyor. Caminin kuzey batı yönünde tek kat olarak inşa edilen çay ocağı 250 m2 kullanım alanıyla gerçekten ferah bir mekan. İç mekanı bütünleyen dış mekan, yüzün üstünde çiçek ve saksı ağaçlarla ‘cazibeli bir nefes alanı’ haline getirilmiş.
İç mekan da ta Amasya’dan getirilmiş sedir ve koltuk ve masalarla düzenlenmiş, kitaplık ise ‘ikra’ şifresiyle raf haline getirilmiş.
Bu mekanın oluşmasında emeği geçen çok gönül erbabı var. İsimlerini tek tek yazmak mümkün değil ama bilinen şey onlar iyi insanlık kütüğünde isimlerini çoktan çakmış durumda.
‘Ulu’ ismi özbeöz Türkçe bir kelime. Bu kelime, Arapça ‘toplanılan yer’ anlamındaki ‘cami’nin sıfatı yapılmış. Hani Türk-İslam diye bir şey yoktur diyenlere bu adlandırma kulak küpesi olsun.
Ben birçok Ulu Cami gördüm. İlk Ulu Cami Bursa’daki. Onu ilk gördüğümde ecdadın büyük düşündüğünü idrak ettirdi bana. Kendi kendime ‘Ecdadı böyle olanın kendisi müsvedde olamaz. O da aslı gibi ulu beyinli olmalıdır’ dedim. 
Evet Ulu Cami’den hareketle güzel şeylere el, ayak ve zihin olanları ifade ettim. Etrafını güzelleştiren, insanların faydalanması için hizmet üreten herkese destek vermek azmindeyim. Bizim de elimizden gelen budur.