Türkiye son 10 yıldır çektiklerini İstiklal harbi esnasında dahi çekmedi. Üzerine oynanan oyunlar Şeytanı bile çileden çıkaracak kadar çok ve karmaşık. Etrafımızda Irak meselesi icat edildi 1985’den beri PKK ile Irak bizim korkulu rüyalarımız oldu. Binlerce vatandaşımızın kanını dökerek sözde Kürt meselesi uğruna bizi bir iç savaşın eşiğine getirip birbirimize düşürmelerine ramak kalmıştı.
Türkiye’nin basiretli ve kurnaz davranışı ile buradaki ABD ve İsrail planları suya. Derken başımıza Suriye meselesini belâ ettiler. Bu konuda elbette bizim başta ABD’ye güvenip olmaz hesaplar peşinde koşmamızın da hataları oldu. Sonra, Rusya ile bir uçak meselesi yüzünden aramız bozulup nerede ise dalaşacak duruma gelmiş iken her iki devlet başkanı Erdoğan ve Putin’in basiretli ve akıllı tavırları yüzünden ABD’nin buradaki FETÖ ayağı ile icat edilen uçak krizi ve Rus başkonsolos cinayeti atlatıldı ama yılların birikimi kurulan dostluk bir anda yıkılınca eski duruma gelinmesi nerede ise iki yılı aldı.
Olanların, olmasını planladıkları yanında devede kulak kaldığını anlamak şeytanın bile aklının çapını aşar. Evet, Suriye demişken yine Türkiye’nin son anda askeri alanda ortaya koyduğu irade yine ABD’nin Suriye’ye yığdığı binlerce TIR silahın gayesini yapılan harekâtlarla yine suya düşürdük ya, şimdi ne oluyor? Rusya olmadı Çin verelim. Bugün de buradan yakın iyi mi?
Peki niye şimdi de Çin ile Türkiye’yi dalaştırmaya kalkıyorlar? Buyurun okuyun. Çin, Rusya, İran ve Türkiye asrın ticaret haritasını çiziyor. Güya “İpekyolu” meselesi ihdas edilecek. Asya ülkeler kendi ticaret ağını oluşturacak. Fakat şeytan yine devrede. Ne yapacak?
Türkiye ile Asya’nın bir ucundaki Çin’i birbirine takacak. Şeytan’ın Çin’le de hesabı var ya. Ne yapsın? Türkiye’nin Çin sınırları içerisinde kalan “Doğu Türkistanlı” soydaşları var. Eskiden beri bunlarla gönül bağını devam ettirir. Şimdi de buraya parmak attı. Maksat; Türkiye, Çin irtibatını ve yakınlaşmasını bozmak. Türkiye’ye nefes aldırmayacaklar ya. Zira Türkiye Doğu Akdeniz’de de Libya ve Rusya üzerinden Suriye ile de anlaştı.
Hah, burada da bir çelmenin hesabı te Çin’e kadar uzandı. Şimdi Türklük sevdalısı bizlerin bu sevdasını kaşıyorlar “Çin’de Türk (Uygur) zulmü” sosyal medyalarda bir sürü sahte resimler servis ediliyor. Aklı başında zannettiğiniz kişiler dahi bu ABD oltasına geldiler, aman ne paylaşımlar görmeyin. Bizim entellerin derdi de “Hükümet yıkılsın da ne olursa olsun.” E peki yerine kimi ikame edeceksin alternatifin var mı? Yok, sen hele bir yıkıl, “Ben yoksam tufan olsun.” Tüh, bu deyimi ben eskiden bir yerlerden hatırlıyordum ama(!) neyse.
Çin gibi kapalı bir rejimde bunca fotoğraflar nasıl çekilir de dünya medyasına ulaşır (!) hayret değil mi? Araştırınca yine Uygur kökenli bizdekiler gibi satılmış bazı hainlerin ABD oyununa alet olduklarını haber alıyoruz. Şimdi hükümeti tereddütte bırakıyorlar. Eğer hükümet oyuna gelip Çin’e bozuk atarsa ABD avuçlarını ovuşturup “İpekyolu Projesi’nin veya diğer hesapların suya düşmesini kutlayacak.” Yok, hükümet sessiz kalırsa iç dinamikleri körükleyip AKP ve MHP koalisyonunun ayağının altına bu yolla sabun koyup arayı bozarak güya erken seçimlerle hükümeti al aşağı edip Suriye, Irak, Doğu Akdeniz ve asrın ticaret projesi ile kazanılan savunma sanayii atılımlarını bir yılda çöpe attıracak.
Şeytan dahi bu denli hesaplardan korkup saklanmaktadır. Fakat yapamayacaklar. İnsanlarımız ve halkımız ABD’nin bu oyunlarına gelmeyecektir.