TÜRKİYE KOALİSYON DEDİ
Yüzde 48'lere varan oranlarda anket sonucu açıklayan şirketler hakiki oranları vermeyerek bazı partilerin daha fazla oy almasına mani olmuş oldular.
Ismarlama anketlerle suyun mecrasında akmasına engel olan bu şirketlerin bir sıgaya çekilmesi gerekir.
Bu arada oy oranlarını bilen bir iki şirkete de teşekkür etmek gerekir.
Diğerlerinin yönlendirme yaparak Türk siyasetinin halkın isteğine göre değil de egemenlerin isteğine göre akmasına sebebiyet verdikleri bir gerçek. Bundan sonra masa başında ülkenin kaderini tayin eden bu ayar verici katakulli merkezleri hep akılda tutulmalıdır. Kısaca dememiz o ki yalancı anket baronları dizginlenmelidir.
Evet kesin olmayan sonuçlara göre AK Parti yüzde 40'lık oy oranıyla 259 milletvekili çıkarabiliyor. CHP ise yüzde 25'lik oy oranıyla 131 milletvekilliği ile ikinci oldu. MHP de gereken patlamayı yapamayarak yüzde 16.5 oy oranıyla 81 milletvekilliğine ulaştı. HDP ise yüzde 12.5 oranıyla 79 milletvekili çıkararak TBMM'de yerini aldı.
Bu tablo koalisyon tablosu..
Peki nasıl bir koalisyon olur?
Üç türlü seçenek söz konusu..
Ya AK Parti HDP ile ya da AK Parti MHP ile bir koalisyon kurar.
AK Parti CHP koalisonu da mümkün ama bunun olabilirlik oranı pek mümkün görünmüyor.
Neticede bir koalisyon kaçınılmaz.
Şayet koalisyon olmazsa erken seçim ufuktan el sallıyor.
Şimdi gerçekleşmesi daha düşük seçeneklere bir bakalım.
Bu düşük seçeneklerden biri ise AK Parti'den MHP'ye 75-80 milletvekili geçerek CHP ile koalisyon kurucak sayıya MHP'yi ulaştırabilirler. MHP vekil sayısı bakımından birinci konuma geleceğinden başbakanlığı Bahçeli alabilir.
Bunun tersi de olabilir. 20-25 MHP'li vekil AK Parti'ye geçebilir ve AK Parti 276 sayısını aşarak fazla güçlü olmasa da iktidarını sürdürebilir.
Bu tablo matematiğe çok açık bir tablo. Davutoğlu ile Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan nasıl bir strateji benimseyecek onu da görme imkanımız olacak.
Bir başka konu ise Abdullah Gül'ün partinin başına geçerek erken seçim yaparak tekrar güçlü bir iktidar çıkarma yolunu açacak kişi olacağınını da gözardı etmemek gerekir.
İpler hala Cumhurbaşkanı'nın elinde.. Türkiye'yi zor duruma düşürmeyecek bir yol bulabilecğini zannadiyorum.
Bekleyip göreceğiz, fırtınalı günler bizi bekliyor.