14 Mayıs’ta düzenlenecek olan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 28. döneminin 600 yeni üyesinin belirleneceği seçim sürecine start verilmesiyle birlikte başlayan milletvekili aday adaylığı başvuruları bu hafta sona erecek.
Kısa sürede yığınla yapılan başvurular sonrasında gözler şimdiden parti genel merkezlerine çevrilmişken, bizler karar kılınacak adaylardan ziyade, TBMM’ne kendini layık gören bir kesim aday adayını ele alacağız.
Açıkça ifade etmekte fayda var ki;
Her anlamda zor şehir olarak nitelendirdiğimiz Trabzon’daki bu yarışta başarılı bürokratlarımız da var, donanımı ve şehre olan hassasiyetleriyle gönüllere dokunabilmiş işinin ehli siyasetçilerimiz de…
Lakin.
Bahse konu süreçte sadece etiket kazanma hırsıyla sürüklenen öyle profiller gözlere çarpıyor ki, başarılı oldukları tek şey şehrin milletvekili aday adaylığı çıtasının önceki dönemlere nispeten aşağıya çekilmesi.
Velhasıl, ortaya çıkan bu trajikomik durumla birlikte görülüyor ki;
- Babasından miras, kıçı kırık iki metrekarelik halıyı paylaşamadığı için kardeşleriyle kan davalı olanlar Trabzonlunun Vekili olmak istiyor.
- Sırf otopark parası ödememek için aracını kaldırıma park eden… Üstüne, bununla birlikte itibar göreceğini düşünenler Trabzonlunun Vekili olmak istiyor.
- Devlet için hakkıyla bir saat mesai tüketmeden memuriyetten emekli olanlar, doğruluk dürüstlük naralarıyla Trabzonlunun Vekili olmak istiyor.
- Vesikalık fotoğrafına her seçimde bir başka parti logosu iliştiren, ilkeli duruştan münezzeh çakma siyasetçiler Trabzonlunun Vekili olmak istiyor.
- Okuduğunu anlamayan… Anladığını kâğıda dökmekte zorlananlar Trabzonlunun Vekili olmak istiyor.
- Sokakta karşılaştığı her işsize bonkörce iş sözü verirken, şirketinde kendi yeğenine iş vermeyenler Trabzonlunun Vekili olmak istiyor.
- Üyesi olduğu partide bırakın sandık patlatmayı, eşinden kendine bir oy koparamayanlar Trabzonlunun Vekili olmak istiyor.
Özetle demek istediğim;
Becerip kendine mukayyet olamayanlar, kentine sahip çıkma vaadiyle Trabzon’dan Milletvekili adayı olmak istiyor.
Madem öyle, listem şöyle:
BİR- Sıvacı Ayhan
İKİ- Kasap Selahattin
ÜÇ- Kaportacı Mahmut
DÖRT- Horoncu Ali
BEŞ- Yıkamacı Bülo
ALTI- Oduncu Halit
İşin mübalağası bir yana…
Öyle egoya, goygoya, kişisel hırslara asla emanet edilmez milletin temsil makamları.
Umuyor ve bir o kadar diliyoruz ki, içinde bulunduğumuz bu kritik süreç karar mekanizmalarınca ciddiye alınır ve adaylık başvurularının büyük çoğunluğu yalnızca tebessümlerle karşılık bulur.
Yoksa seçmenin işi zor!
Bereketiniz bol olsun.
Hayırlı Ramazanlar.