TRABZON

Trabzon Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ergan: "Süt ve tereyağı üretimi artmalı"

Ergan, “Trabzon ve yöresinde süt üretimi artmalı. Buna bağlı olarak gerçek, taklit edilmeyen tereyağları üretilmeli hak ettiği fiyattan pazara sunulmalı.” ifadelerine yer verdi

Trabzon Ticaret Borsası (TTB) Yönetim Kurulu Başkanı Eyyüp Ergan, en önemli tarımsal ihraç ürünümüz fındıktaki sorunlardan, meşhur tereyağının yapıldığı süt üretimindeki sıkıntılara kadar, Trabzon’un sosyo-ekonomik öncelikleri ile ilgili konulara gazetemize açıklamalarda bulundu. 1926’da kurulan ve Türkiye’nin en eski borsalarından olan TTB, kanalıyla başta fındık olmak üzere tarımsal ve hayvansal üretimlerin arttırılması, pazarlanması ile ilgili olarak geniş kapsamlı ve etkili çalışmalar yaptıklarını belirten Eyyüp Ergan, sorularımızı şöyle yanıtladı:

Bu yıl ki fındıkta rekolte tahmini 717 bin ton olarak belirlendi. Geçen yıla göre 50 bin tonluk bir azalma söz konusu. Bu yıl ki üretim ihracat ve iç tüketime yetecek mi? Bu da geçen yıla göre yaklaşık 50 bin tonluk azalma olacak demektir. İç ve dış piyasa için yetecek midir?

“Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından oluşturulan komisyonların belirlediği 2023 fındık rekoltesi yaklaşık 717 bin ton civarında. Geçen yıl bundan 50 bin ton daha fazla idi. Bu yıl rekoltenin düşük olması sorun yaratmayacaktır. Çünkü geçen yıldan kalan stoklarla iç ve dış piyasanın ihtiyacını Türkiye olarak karşılayabileceğiz.”

DEVLET PİYASADA OLMALI

Bu tabloda fındık fiyatının hangi seviyelerde olacağını söyleyebilir siniz?

“Fındık bir piyasa ürünü. Ticareti üretim miktarına, piyasa talebine ve ithalatçıların alacakları miktara bağlı olarak piyasada oluşuyor. Devlet de TMO eliyle üreticinin mağdur olmasını önlemek ve piyasada istikrarı sağlamak adına yer alıyor. Şimdiye kadar bu görevi başarı ile yerine getirdi. Geçen yıl herkes 45 lira bandında fiyat beklerden, Sayın Cumhurbaşkanımız 52 lira olarak açıkladı. Bu yılda üretici vatandaşını sevindirecektir diye düşünüyorum. Yani hiçbir zaman üreticiyi de mağdur etmeyen Cumhurbaşkanımız var. Ben bu yıl da bir mağduriyetin söz konusu olabileceğini düşünmüyorum. Fındık olması gereken, hak ettiği değerden işlem görecektir. Ama şimdiden TMO açıklamadan bir fiyattan söz etmek doğru değildir.”

Sizin ifadenize göre TMO’nun fındık piyasasındaki işlevi bayağı işe yarıyor demek ki. Bu yıl TMO neler yapmalı?

“TMO fındıkta adeta bir garantör firma gibi. Piyasada işlevini yerine getiren iyi bir regülatör. Bu nedenle devlet TMO eliyle de olsa piyasada olmalı. Olacaktır da. Fındıkta hasat yaklaştı. 10 gün sonra başlayacak. Bu nedenle TMO geçen yıl yaptığı gibi, fiyatının ve alım şartlarını üretici dallara asılmadan açıklarsa doğrusu olur.”

 ÇOK ÇALIŞIP ÇOK KAZANALIM

Siz borsa olarak ‘Fındıkta kazanç sadece fiyatla olmaz. Üretimi, yani verim ve kaliteyi arttırmakla da olur’ diyorsunuz. Bunu biraz daha açar mısınız?

“Biz bunu yaklaşık 20 yıldan beri söylüyoruz. Öyle ki, bu düşüncemizi bir slogan haline de getirdik. ‘Çok çalışıp, çok üretip, çok satıp, çok kazanalım’ diyoruz. Misal olarak da, Trabzon’da dönümde ortalama 70-80 kilo fındık alabiliyoruz. Oysa Dünya ortalaması 200 kilogramın üzerinde. Dahası Batı Karadeniz’de de 150 ile 300 kilo arasında ürün alınabiliyor. Çok üreten bu durumda çok satıp, çok kazanmış olmuyor mu? Biz bunun için fındıkta verim ve kaliteyi arttırma projelerine de Türkiye’de uygulamaya koyan ilk borsa, öncü borsayız. Herkese örnek olan, örnek gösteren borsayız. Mesela Yomra’nın İkisu Mahallesi’ndeki Ömer Ustaömeroğlu adlı üreticinin örnek bahçesinde 6-7 yılda 300 kilograma kadar bile çıkıldı.” 

TEŞVİK VERİLMESİ ŞART

740 bin hektarlık bir fındık bahçelerinde sizin çabalarınız bu yenileme ve değişim için yeterli olacak mı? Devlet neler yapmalı?

“Bizimkisi örnek olmak ve bunun işin yapılabileceğini göstermekti. Gösterdik. Artık herkes, her yerde yapıyor ve biliyor ki bahçeleri yenilemenin, yeniden ve farklı sistemlerle dikmenin yararı büyük. Ama devletin bu konuda düzenleme yapması, teşvik vermesi şart.  Bunun için bölünen alanların toplulaştırılması, fidan temin edilmesi, eski bahçelerin sökümünün sağlanması gerekir. Bakın Trabzon’da 65 bin hektar fındıklık var. Ama üretim ortalaması 40 bin tonu bile bulmuyor. Oysa yeni dikimlerin yapıldığı Zonguldak ta üretim alanları 30 bin hektar civarında ama üretim 40 bin tonu şimdiden geçti bile.”

Verim ve kalite artar ise ne olur?

“Olacak olanı söyleyeyim. Türkiye 740 bin hektarı aşkın alanda son yılların ortalaması ile 650-700 bin ton değil bunun en az bir katı daha fazla, 1 milyon 500 bin ton fındık üretir. Bu ürettiğini de planlı bir ticaret politikası ile ihraç eder. Bu da yılda 2 milyar dolar değil, 4-5 milyar dolar gelir sağlamak demektir.”

GÖREVE DAVET EDİYORUZ

Borsanız genelde fındık söz konusu olduğunda akla geliyor. Ama son yıllarda dünyaca meşhur, Osmanlı Salnamelerinde de yer alan Tonya Yağı olarak da adlandırılan Trabzon Tereyağın da taklitçiliğin önlenmesi ve üretimin arttırılması için de çaba gösteriyor değil mi?

“Evet. Trabzon’a gelen-gelmeyen herkes ‘Trabzon Tereyağı’ndan temin etmek, kullanmak istiyor. Ancak son yıllarda yörede hayvancılık, daha doğrusu süt inekçiliği yapanlar, özellikle aile işletmeleri giderek azaldı, azalıyor. Bunun için bir 3 yıl önce bir proje geliştirdik. Dönemin Trabzon Milletvekili Salih Cora’nın da gündeme taşıdığı, kırsalda 2-3 inek bakılan her evde bir aile ferdinin İŞKUR’un Toplum Yararına Projesi kapsamında sigortalı yapılarak asgari ücret verilmesini düşüncesini başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm yetkililere, milletvekillerine rapor halinde gönderdik. Henüz bir sonuç alamadık. Ama hükümetin son taahhütleri arasında böyle bir uygulama yer alıyor. Şimdi bunun icraata geçirilmesi için çaba göstereceğiz. Trabzon ve yöresinde süt üretimi artmalı. Buna bağlı olarak gerçek, taklit edilmeyen tereyağları üretilmeli hak ettiği fiyattan pazara sunulmalı. Bunun için de tıpkı fındıkta olduğu gibi, ‘daha çok süt. Daha çok gerçek Tereyağı’ diyoruz. Diyor iken de Coğrafi Tescilli bir ürün olan Trabzon-Tonya Tereyağının kalitesine ve değerine en küçük bir halel gelmemesi için de herkesi göreve davet ediyoruz.”

YENİLENMESİ GEREKİYOR

Genelde borsanın işlev alanına giren konulara yoğunlaşıyorsunuz. Ama başta turizm ve ticaret olmak üzere Trabzon’la ilgili tüm projelere de her aşamada destek olacağını ifade ediyorsunuz. Trabzon için öncelikleriniz nelerdir?

“Özellikle Körfez, Arap ülkeleri olarak adlandırılan kesimlerden gelenlerin artması ile Trabzon Havalimanı yaz döneminde nerede ise ihtiyaca cevap veremiyor. Onun için Havalimanı ve apronların yenilenmesi gerekiyor. Güney Çevre Yolu artık ulaşımın çile olmadığı bir süreci yaşarken olmazsa olmaz. Yatırım Adası da aynı şekilde. Yatırımcı arsa arıyor işletme, fabrika kurmak için. Bunu artık geciktirmemeliyiz. Turizm hareketinin bilinçli bir şekilde yapılması ve sürdürülebilir olması için stratejik bir plan oluşturmalıyız. Tüm bunları her kesimle istişare ederek, ama geciktirmeyerek yapmalıyız. Yoksa ihtiyaç duyulduğu zaman verilmeyen hizmetin, yapılmayan yatırımın çok anlamı olmadığı ortadadır.”