EĞİTİM BİR ÖZEL LÜTUF DEĞİL, DEVLETİN ANAYASAL BİR SORUMLULUĞUDUR, KİMSEYE DEVREDİLEMEZ, KİMSENİN İNSAFINA BIRAKILAMAZ!
Bilindiği üzere 28 Haziran 2024 tarihinde mahalle halkıyla birlikte okulun önünde bir basın açıklaması yapmış, inşaatın bir an önce tamamlanarak yeni eğitim öğretim yoluna yetiştirilmesini ve öğrencilerimizin mahalle okullarına kavuşturulmasını talep etmiştik.
Eğitimsen olarak, valilik makamından yaşanan süreçle ilgili bilgi talep ettik. Valilik makamı okulun yapımını üstlenen tarafa, inşaatın 31 Ağustos 2024 tarihi itibari ile teslim edilmesinin gerektiğini bildirdiği bilgisini verdi.
Ancak takvimler bugün 12 Eylül tarihini göstermesine rağmen çocuklarımız mahalledeki okullarına kavuşabilmiş değil. Bu gecikmenin nedeni izaha muhtaçtır. Mahalle halkına ve çocuklarımıza yaşatılan hayal kırıklığı bir an önce giderilmelidir.
Bugün buraya bir kez daha çocuklarımızın eğitimi hakkını savunmak, dört mahallemizin öğrencilerinin dört gözle beklediği 100. yıl ilkokulunun açılması için sesimizi duyurmaya geldik. Bu sese daha fazla kulak tıkanamaz!
Kamuoyunda okulun inşaatının tamamlandığı ancak, yeni binanın son derece lüks olduğu, civarda yaşayan çok sayıda Suriye, Irak ve Afgan uyruklu mülteci ailelerin bulunduğu, o nedenle buraya mülteci çocuklarının gitmesinin istenmediği, sınavla öğrenci alan bir proje okulu yapılmak istendiği iddia edilmektedir.
Şimdi buradan yetkililere soruyoruz.
Söz konusu iddialar doğru mudur? İktidarın uyguladığı yanlış politikaların sonucu açığa çıkan mülteci sorununun faturası çocuklarımıza mı kesilmek istenmektedir?
Çocuklar arasında ayrımcılık yapmak asla doğru değildir.
Çocuklarımız her şeyin en iyisine layıktır. Temiz, sağlıklı, güvenli, tam donanımlı okullarda parasız, eşit, ulaşılabilir eğitim en temel haktır. Okul bir lütuf değil, hiç kimsenin insafına ve keyfine bırakılamaz. Eğitim devlet tarafından karşılanması gereken bir kamusal sorumluluktur.
Ekonomik krizin derinleştiği, hayat pahalılığının arttığı, okul servislerinin cep yaktığı, okullarda parasız bir öğün sıcak yemeğin çocuklarımıza çok görüldüğü bir dönemde mahalle okulu demek yürüyerek okula gidebilmek, öğle arası sağlıklı beslenebilme imkânı demektir. Bu koşullarda uzak okul; aile bütçesine daha fazla yük, beslenme yetersizliği ve öğrenme kaybı demektir. Gelin çocuklarımıza ve ailelere bu kötülüğü yaşatmayın.
Dört mahallemizi doğrudan ilgilendiren, çocuklarımızın eğitim yaşamına etkileyen böylesi önemli bir konuda, ortada ilkokul yapılacağına dair bir protokol olmasına rağmen gereğinin yerine getirilmesi akıllara iktidarın bu konuda engelleyici, muhalefetin de izleyici olduğu izlenimini vermektedir.
Bir kez daha hatırlatmak isteriz ki ilkokul çağında en iyi okul mahalle okuldur. Mahallemizin en temel ve yakıcı ihtiyacı ilkokuldur. Yurttaşlarımızın kurumlara olan güvenini sarsacak bu duyarsızlık son bulmalıdır.
Eğitim Sen olarak, çocuklarımızın eğitim hakkının, velilerimizin bu haklı talebinin sonuna kadar yanında duracak, takipçisi olacağız.12.09.2024
Muhammet İkinci
Eğitim Sen Şube Başkanı