SURİYE MESELESİ

Suriye’de Eset rejiminin devrilmesinin ardından ortaya çıkan durumu tüm TV’lerde, yazarların, çizerlerin, uzmanların ortaya koyduğu görüşleri ve düşüncelerini can kulağı ile dinler olduk. Türkiye’nin bu durum karşısında tüm düşünce ve görüşleri nettir. Bize zarar veren, güvenliğimizi tehdit eden PYD, YPG (PKK)silahlarını bırakacak, bölgeyi terk edecek. Etmezse biz gereğini zaten yapıyoruz ve yaparız. Tabi bu bildiriler ve söylemler, ABD’ye verilen ültimatom bir uyarıdır. Bu uyarılar hiç bir zaman değişik yorumlanmayacak kadar açık ve nettir. Burada ABD’nin tavrı ve alacağı pozisyonlar açısından, net bir durum söz konusu değildir. ABD, Ortadoğu’da, İsrail’in çıkarlarına hizmet eden anlayışı ile buradaki pozisyonunu sürdürmek için her türlü şeytani planlarını devam ettirmek için tüm yöntemleri deneyecektir. Trump’ın açıklamalarına bizim hoşumuza giden söylemlerine baktığımızda, 20 Ocak’tan sonra bu söylemlerin ne kadar sahaya ve masalara yansıyacağını ancak anlayacağız. Tabi bu arada Colani'nin açıklamaları ve ortaya koyduğu görüşleri ABD’nin alacağı pozisyonlarda da belirleyici rol oynayacaktır. Colani'nin açıklamaları Türkiye’nin düşünce ve hareket tarzı ile bire bir örtüşmektedir. Şu ana kadar Türkiye’mizin yetkililerinin açıklamaları çok doğru ve kararlı bir duruşun sergilendiği etkili bir pozisyondur.
ABD’nin yıllarca başımıza belâ ettiği, kendi ürettiği PKK'yı Eset’in halkına yaptığı zulüm ile Suriye’de oluşan durumdan yararlanarak, yine ABD’nin projesi olan DAİŞ ve İŞİD'le mücadele için orada bulunduğunu, YPG, PYD (PKK) ile ortak çalıştıklarını ifade ederek bu bahane ile Suriye’nin kuzeyinde kukla bir devlet oluşturma gibi alçakça niyetlerini biliyoruz.
PYD, YPG (PKK) gibi terör örgütleriyle bir hareket eden, ABD’nin ne kadar ikiyüzlü olduğunu biz çok iyi biliyoruz. Ortadoğu’da esas amacı zalim ve katil İsrail’e alan kazandırmak, onun emellerine hizmet etmek olduğunu da çok iyi biliyoruz. Suriye’de oluşan yeni durum karşısında da yine şeytani planlarını ortaya koyup, esas amacına yönelik düşüncelerini uygulamaktan asla vaz geçmeyeceğini de çok iyi biliyoruz. Bunu bizim yetkililerimizde çok iyi biliyor. Bu durum karşısında Türkiye olarak çok dikkatli, kararlı ve bu ideallerimizden zerre kadar taviz vermeden tüm alanlarda mücadelemizi etkili bir şekilde sürdürmeliyiz. Şeytanın süslü ve cilveli söylemleri, onu esas düşüncesinden ve yolundan asla döndürmez!