Doğu Afrika’daki VANİKA’lar, her Hindistan cevizi ağacının ruhu olduğuna inanırlardı. Onlar’a göre bir Hindistan cevizi ağacının yok edilmesi, ana katilliğinden farksızdı. Çünkü bu ağaç onlara, tıpkı bir annenin çocuğuna verdiği gibi hayat ve yiyecek vermekteydi.
Kapitalizm ve onun sömürü araçlarıyla tanışmayan bütün toplumlarda doğa, bir “ana tanrıça” gibi değer taşırdı.
***
Ve derken dünya coğrafi keşiflerle karşılaştı. Kaşif devletler insanlığa yeni bir anlayış dayattılar, “Sömürgecilik” Doğa ve insanlık asırlarca batının sömürge saldırılarına maruz kaldı. Artık dünya, adı konulmuş ya da konulmamış sömürge savaşları yaşacaktı.
***
Yirmi birinci yüzyıla girildiğinde ise, sömürgeciliğin yeni boyutu devreye sokuldu. Doğayı boyunduruğu altına alan kapitalizmin insanı, “ Toprağı yıkım derecesinde sömürme” insafsızlığını başlattı. Bu sömürgeciliğin yeni ve fakat en ölümcül halidir.
***
Toprağın dili yok ki derdini anlatsın, nefesi yok ki feryad etsin, bezeleri yok ki gözyaşı döksün, gücü yok ki iş makinelerine dirensin.
***
Kaldı ki toprak, sömürgeciliğe karşı direnen insanların çaresizliğine de tanık olmuş ve insanlığın yenilgisini izlemişti.
Toprağın insafsızca sömürülmesi; kimyasallarla, gübrelerle, nükleer denemelerle, hertürlü zehirli atıklarla, iş makineleriyle ve nihayet topyekün betona teslim edilişiyle gerçekleşiyor.
***
Bu sömürü; tıpkı insan sömürüsünde olduğu gibi, daha çok az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde gerçekleşiyor. Bütün ölümcül deneyler ve girişimler sözkonusu ülkelerin topraklarında sahneleniyor.
Gelişmiş ülkeler, kendi topraklarına zarar verebilecek bütün hamleleri, pervasızca başka topraklarda deniyorlar.
***
Toprak ve doğa sömürüsü önlenemezse insanlığın sonu gelecek. Sanırım kıyamet, toprağın dönüşü olmayan katliam süreci tamamlandığında gerçekleşecek ve o gün sömürgeciler gömülecek toprak bile bulamayacak.
***
Çözüm VANİKALAR’da, “ Vanika felsefesinde” doğayı ve toprağı yeniden “ Kibele” gibi görmekte.
Toprak, hava ve su; sömürgeciliğe insanlık adına isyan ediyor. Ey insanoğlu bu sömürüye daha fazla seyirci kalamazsın, sonun geliyor görmüyormusun.
***
Sömürgecileri lanetliyorum; onlar, tarih boyunca hiç değişmediler. Başkalarının sırtından geçinmek ve kendilerine yeni alanlar açmak adına hep yok edici oldular.
Ey toprak, insanoğlu direnemedi, sen diren lütfen, son kale sensin. Biliyorsun ki seninle birlikte dünya yok olacak.