SIRA SİZDE

Tarih 20 Temmuz 1969... Dünyada milyonlarca insanın şahitliğinde Apollo 11 uzay aracı aya iniyor ve mürettebat komutanı Neil Armstrong, Ay'a ayak basan ilk insan oluyor. Ay'da incelemelerini tamamlayan ekip 24 Temmuz 1969 yılında dünyaya geri dönüyor.

Apollo 11 astronotlarından Neil A. Armstrong, Michael Collins ve Edwin E. Aldrin, Ay dönüşlerinin ardından 29 Eylül 1969 tarihinde birçok ülkenin başkentlerini ve farklı şehirlerini ziyaret ettikleri bir dünya turuna çıkıyorlar.

Bu dünya turunda ziyaret edilecek başkentler ve şehirlerden birisi de Ankara'dır. Uzay ekibi 20 Ekim 1969 tarihinde Ankara'ya gelir gelmez ilk ziyaret yerleri Anıtkabir olur. Atatürk'ün huzurunda saygı duruşunda bulunurlar.

“Eeee bunda ne var?” dediğinizi duyar gibiyim. Ancak Atatürk'ün ziyaretine gelmelerinin sebebi klasik bir protokol ziyaret değildi; bu ziyaret bir minnet ve teşekkür ziyaretiydi.

Atatürk'ün yurt dışına gönderdiği bir Türk, dahası ilk Türk uçak mühendisi Necdet Eraslan'ın oğlu Arsev Eraslan'ın yazdığı manuel yazılım program uzay organizasyonu için yazılmıştı.

İşte arkadaşlar, Arsev Eraslan'ın yazdığı manuel yazılım programı olmasaydı Apollo 11 uzay aracı Ay'a indiğinde arızalanan bilgisayar programı nedeniyle Ay'dan dünyaya dönemeyeceklerdi. Sadece ve sadece Arsev Eraslan'ın yazdığı bu program sayesinde dünyaya geri dönmeyi başarmışlardı.

20 Temmuz 1969 tarihinde, binlerce yıldır kendi küçük gezegeninde yaşayan insanlık için çok büyük bir adım atıldı. Kendi gezegenimiz dışında bir yere, uydumuz Ay'a ayak basıldı. Konuyla ilgili yüzlerce spekülasyon yapıldıysa da Apollo 11, Ay'daki ilk adımın sahibi Neil Armstrong ve astronot arkadaşlarının ve binlerce kişilik ekibin başarısı olarak tarihe geçti.

1930'lu yıllarda “Çok değil; yüz yıla kalmaz insanoğlu Ay'a gidecektir.” sözüyle ileri görüşlülüğüne bir kere daha hayran kaldığımız Mustafa Kemal Atatürk'ün mirasını Arsev Eraslan en başarılı şekilde temsil ederek, NASA'nın Apollo 11 projesinde görev almıştı.

Onlar da minnet ve teşekkürlerini iletmek için Ata'nın huzuruna gelmişlerdi.

Ülkede ne yazık ki hala Atatürk'e düşmanlık besleyen, kin besleyen insanlara hatırlatmak gerekir! Bu insanlar, bütün dünya duygularından uzağa, her ideolojiden uzağa gittiler. Dünyaya, dünya dışından baktılar.

Bu insanların yaşadıkları olağanüstü deneyim onların bütün benliğine işlemiş ve her probleme tarafsızlıkla yaklaşabilen insanlara dönüştürmüştür. Bu insanlar Türkiye'de Atatürk'e duydukları saygıyı gösterdiler.

Dünya dışından, ideoloji dışından, ırk dışından baktıklarında onun saygıdeğer olduğunu en iyi onlar fark ettiler.

Sıra sizde! Onun bir düşman olmadığını, bir kurucu olduğunu, varlık sebebimiz olduğunu ve bu ülkeyi düşmandan kurtardığını artık fark edin!

Arsev Eraslan gibi insanları yetiştiren birkaç üniversitemizi de yok etmeyin ki düşündüğünüz uzay programını gerçekleştirebilesiniz!

Yoksa vasat, temsil ettiği makamın bile ne olduğunu bilmeyen, hoşgörüden yoksun, kindar duygularını bir ergenin bile yapamayacağı şekilde açıklayan ve zoru gördü mü düşüncelerinin arkasında duramayacak kadar zavallı açıklama yapan dekanlarla hiçbir yere gidemeyeceğimizi unutmayın!