Suiçmez: “Asgari Ücret, Halkı Açlığa Mahkum Ediyor”
TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, 2025 yılı asgari ücretinin 22 bin 104 TL olarak belirlenmesini eleştirerek, bu rakamın "sefalet ücreti" olduğunu söyledi. Açıklamada, asgari ücretin gece gündüz çalışan işçilerin temel ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğunu ve ev kirası bile ödenemeyecek düzeyde kaldığını vurgulayan Suiçmez, iktidarın ekonomi politikalarının halkı yoksulluğa ve açlığa sürüklediğini belirtti.
Suiçmez, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde asgari ücreti %30 artırarak net 22.104 TL olarak açıkladığını hatırlatarak, “Vatandaşı enflasyona ezdirmeyeceğiz diyen iktidar, aslında enflasyonla değil, vatandaşla mücadele etmektedir” dedi. Bu sözlerinin ardından, asgari ücretin halkın yaşam standardını iyileştirmek yerine, daha da kötüleştirdiğini savundu.
Enflasyon ve Alım Gücü Düşüşü
Suiçmez, asgari ücretin belirlenmesinde enflasyon oranlarının göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2024 yılının enflasyonunun %47, ancak bağımsız araştırma grubu ENAG’a göre %86 olarak hesaplandığını belirten Suiçmez, asgari ücretin bu oranlar göz önünde bulundurularak belirlenmesi gerektiğini ifade etti.
2024 Ocak ayında 17.002 TL olarak belirlenen asgari ücretin, sadece dört ay içinde açlık sınırının altına gerilediğini hatırlatan Suiçmez, 2025’te açıklanan 22.104 TL'lik yeni ücretin de halkı açlık sınırının altında bıraktığını dile getirdi. Birleşik Kamu-İş'in raporuna göre, 2024 yılı için açlık sınırının 23 bin 256 TL, yoksulluk sınırının ise 71 bin 48 TL olduğunu söyleyen Suiçmez, yeni belirlenen asgari ücretin, bu sınırların çok altında kaldığını belirtti.
Vergi Borçları ve Hükümetin Ekonomik Politikaları
Suiçmez, hükümetin vergi borçları konusunda aldığı tutumu da eleştirdi. İktidarın, vergi borçlarını bir kalemde silerek sermaye gruplarına tanınan ayrıcalıklara dikkat çeken Suiçmez, bu politikanın yoksul halkı daha da zor duruma soktuğunu ifade etti. “Eğer iktidar gerçekten sıkı para politikaları uygulamak istiyorsa, önce büyük sermaye gruplarından vergi almayı öğrenmelidir” diyen Suiçmez, hükümetin bu konuda herhangi bir adım atmadığını belirtti. Ayrıca, sarayın masraflarına dikkat çekerek, “1 buçuk dakikada 1 asgari ücret harcayan sarayın masrafları, halkla şeffaf bir şekilde paylaşılmalıdır” dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın asgari ücreti açıklamadan önce, Peygamber Efendimizin “İşçinin alın teri kurumadan hakkını verin” hadisini anımsatmasına tepki gösteren Suiçmez, “Bakan, Peygamber efendimizle mi, asgari ücretle mi, bizim aklımızla mı dalga geçiyorsunuz?” diye sordu. Suiçmez, bu tür dini referansların toplumun beklentileriyle hiçbir şekilde örtüşmediğini savundu.
"30 Bin Lira Talep Ediyoruz, Ama Etiketler Yükselmesin"
Suiçmez, asgari ücret artışının sadece rakamsal bir değişiklikten ibaret olmadığını belirterek, alım gücünü koruyacak ve enflasyonla mücadele edecek gerçek bir ücret artışı talep ettiklerini söyledi. Asgari ücretin 30 bin TL seviyelerine yükseltilmesini öneren Suiçmez, ancak bu artışla birlikte etiketlerin yükselmesinin önlenmesi gerektiğini vurguladı. "Etiketleri yükseltmek, enflasyonu körüklemekten başka bir işe yaramaz" diyen Suiçmez, esas amacın asgari ücretle çalışan vatandaşların yaşam standardını iyileştirecek bir politikaya odaklanmak olduğunu ifade etti.
Suiçmez, açıklamasının sonunda, asgari ücretle ilgili taleplerinin sadece bir maaş artışından ibaret olmadığını, işçi sınıfı için "hakkaniyetli ve insan onuruna yakışır bir yaşam" talep ettiklerini belirterek, “Biz 30’un altında yokuz” dedi. Ayrıca, CHP’nin Genel Başkanı Özgür Özel’in de işçi sınıfını üretim gücünü kullanmaya davet ettiğini hatırlatarak, “Biz 22 bin 104 liralık sefalet ücretine karşıyız. İşçilerin emeği karşılığında hak ettikleri ücreti alması gerektiğine inanıyoruz” dedi.