Ezeli rakiplerin puan kaybetmesiyle Trabzonspor’un alacağı 3 puanla şampiyonluğa çok yaklaşacağına dair ümitlenmiştik.
Ama maalesef Trabzonspor markuz talihine yenik düştü. Ünal hoca ve öğrencilerinin elde ettiği başarılarından ötürü Denizlispor karşısında alacağı galibiyetle rakiplerine büyük gözdağı verecekti ki rakibe direnemedi. Kendi seyircisi önünde oynadığı tutuk futbol maç boyunca sürdü. Rakip diri bir görüntü sergilemesine rağmen, oyununu ve hırsını bozamadı. Rakibin oyununu kabullenen Trabzonspor eski oyuncusu Rodallega’yı durduramadı. Trabzonspor ne taktik olarak ne de bireysel oyunla rakibine diş geçiremedi. Karşılaşma boyunca benzer hamlelerle sonuca gitmeye çalışan bordo-mavililer’in rakibin inatçı atakları karşısında çaresiz kalmasını hiç yakıştıramadım.
Mümkün mertebe Ünal hocayı eleştirmemeyi yeğlerim ama maalesef bir kaç maçtır gözlemleniyorum, takımını galibiyete taşıyacak hamleleri yapmak yerine kontrol altına alma çabası sonuç vermiyor. Bunda ısrarcı olması Trabzonspor’u kimliğinden uzaklaştırıyor. Ünal Karaman’ın bu alışkanlığından kurtulup gönlündeki oyun taktiğini sergilemeli.
Oyuncu değişikliğine pek takılmıyorum. Yalnız oyunculardan Nwakaeme’nin formsuzluğu bu maçta da kendini gösterdi. Sörloth elinden geleni yapmasına rağmen istediği pasları alamadı. Yusuf ise gerçekten canla başla uğraşmasına rağmen ileri de topu tutulamaması onu da etkisiz hale getirdi. Sosa’yı istekli göremedim maalesef. Kısaca takımda motivasyon eksikliği baş gösterince mağlubiyet kaçınılmaz oldu .