Bugünlerde ülkemizin yerel yönetim seçimlerine yaklaştığı esnada Türkiye yerel yönetimi seçimlerine değil de sanki genel seçime giriyormuş hava yaratıldı. Bu havaya ne yazık ki bırakın muhalefet partilerini, iktidar partisi dahi kapılmıştır.
Şimdi yakalanan bu havanın neden bu denli önemle ön plana çıkarıldığına bakalım.
Türkiye genel seçimlerin öncesi ve ertesinde ekonomik olarak bir sarsıntı geçirdi.
Bu gerçek.
Dövize bu denli entegre bir yapı içerisinde olan ekonomik formatın kolayca dışarıdan desteklenecek manipülasyonlarla zaten etkilenmemesi de anormal olurdu.
Bunun anlamı sizin yapınızın dış para sahibi kişilerin insafına kalmış demektir.
Bu durumda, Türkiye de bu konuda dışarıdan gelen rüzgârlardan haliyle etkilendi.
Şimdi yapılacak olan bu mahallim seçimler sonunda iktidar partisi(leri) toplamda yaşanabilecek muhtemel oy aşınması dışarıya karşı halk nezdinde bu ekonomik erozyon sebebi ile Türkiye’nin bir iktidar ve hükmet zaafına düştüğü imajı verecek.
En azından bu gayretlerin zaten niyeti bu. Bu sıralar, Türkiye gerek terör yapılanmalarına karşı, gerek ülkesinin gelecekte bölünme stratejilerine karşı dış güçlere karşı Osmanlı imparatorluğu son zamanları ile
Cumhuriyet tarihi içerisinde görülmemiş derecede var olma mücadele vermektedir.
Zira bu güne kadar batı (ABD ve AB) ne demiş ise maddi manevi, ekonomik ve askeri alanda Türkiye’den hep “Baş üstüne” şeklinde karşılık bulmuştur.
Fakat şu son on yıl içerisinde kendi gücünü keşfeden bir ülke olarak Türkiye bunlara “Yeter artık” demeye başlayınca eskiden severek tokatladıkları bizi bu gün söverek tokatlamaya başladılar.
Fakat dedik ya, siyasetin kör baskısı insanlarımızın gözlerini kör, kulaklarını sağır etmekte devam ediyor. Anlamak gerekir, bu memlekette birileri bir hükümet zaafı, tereddütü ve devlet zafiyeti yaratmaya habire gayret etmektedir.
Bunu söylerken asla mevcut iktidar veya hükümetin desteği için söylediğim sanılmasın.
Bendeniz bu yaşıma kadar ne AKP’den Ne MHP’den en ufak bir menfaat görmüş değilim, beklentim de olmamıştır.
Umarım ki bu yerel seçimlerden sonra bu ülkede hükümet zaafı tereddütü ve devlet aşınımı ve otorite yokluğu tekrar hortlamasın.
Bundan sadece ve sadece Türkiye düşmanları, parlayan Türk imajı zarar görecektir.
Türk imajı tabirini de kullanırken elbette tüm diğer vatandaşı da kast ettim.
Zira bu ülkenin adı “TÜRKİYE”dir.
Tüm insanlar bu çatı altında yaşamakta mutluluğu ve hüznü birlikte tatmaktadır.
Sanılmasın ki “Allah korusun” muhtemel bir değişimde hiç kimse bu topraklarda huzur içerisinde asla olmayacaktır.
Onun için ben bu yerel seçimlerin sonuçlarının bu havada her şeyin Türkiye Cumhuriyeti’nin beka ve bütünlüğü için hayırlara vesile olmasını diliyorum.