Sözlerine maç değerlendirmesi ile başlayan Teknik Direktör Şenol Güneş, “Kazanmak için sahaya çıktık. Oyuna da iyi başladık. Pozisyonlar da bulduk. Ama golü bulamadık. Oyun kontrolünü iyi yapmıştık önde baskıyla. Rakibin o baskıdan çıktıktan sonra etkili olduğunu da biliyorduk. Çoğunlukla iyi yapmamıza rağmen, ilk yarıda çıkarken top kaybı ve rakibin arkamıza attığı top sonrası yediğimiz golle geriye düştük. İlk yarının 1-0 aleyhimize bitmesinin tam tersine, bizim öne geçmemiz gerekiyordu. Ama bütün bunlara rağmen, penaltı pozisyonlarından sonra, 2-1 öne geçtikten sonra yine yediğimiz ikinci golde sayısal fazlalığımız var. Yine basit hata, üçüncü golde de aynı şekilde. Yani hem futbolun adaletsizliğini hem de şanssızlığını yaşayan bir takım olarak bugün için çok üzgünüz. Çünkü taraftar, oyuncular, saha, ambiyans, her şey güzeldi. Ve oyun olarak da daha önceki oyunlara göre daha inançlı, cesur, yürekten oynayan, kazanmak için oynadığını gösteren bir takım vardı. Ama sahadan mağlup ayrıldık. Hakikaten çok üzgünüz. Çünkü bütün oyuncular sonuna kadar maça asıldılar. Bu kadar emeğin karşılığı bu olmamalıydı. Dediğim gibi sayısal fazlalığımıza rağmen gol yememiz kötü. Yakalanan pozisyonlarda atamamamız kötü. Hak edilen bir galibiyet olabilecekken tam tersine mağlup olarak buradan ayrıldık.” ifadelerini kullandı.
Eksikliklerimize rağmen sahadan galip ayrılabilirdik diyen Güneş, “Hücumda yakaladığımız pozisyonlardaki vuruş veya pozisyon seçimleri, ki pozisyonlarımız ve ataklarımız vardı. Bugün ilk yediğimiz golde çıkarken kaybettiğimizde, arkada sayısal fazlalığa rağmen topun kesildiği alana üç oyuncu aynı anda gitti. Arkada tek oyuncu ile golü attılar. Aynı şekilde ikinci golde de seken topta faul diye bıraktık. Olacak şey değil bırakılması. O beş kişinin arasından top geçip arkadaki oyuncuya geldi, yine orada Denswil biraz önde olabilseydi ofsayt olacaktı. Sayımız fazla ama müdahalemiz eksik kaldı. Pozisyon takiplerinde zaten bu sıkıntılarımız var bizim. Sayımız geride fazla ama topa gitme, rakibe gitme, ki zaman zaman duran toplarda da ceza sahası dışına pas geldiği zaman orada da yaşadık. Son bölümde golü yedik. Oyunu kazanmak düşüncesi doğru ama oyun kontrolünün kaybedilmesi kötü. Bunu yaşıyoruz. Bu zaten şu anda bulunduğumuz durum hatalarımızın fazla olması ile ilgili. Oyun olarak bugün hiç söyleyecek bir şeyim yok. Çünkü oynayan tüm oyuncular sonuna kadar maça asıldılar, emek verdiler, gayret ettiler. Hatta değişiklik yapmayı düşünmedim ama çok yorulanlar vardı. Bunlar eksiklerimizdi ama bu eksiklere rağmen maçı kazanabilirdik. Dikkatli olabilseydik kazanabilirdik.” sözlerine yer verdi.
Şenol Güneş açıklamalarının son bölümünde şu ifadeleri kullandı:
“Gelirken de tartışmalı pozisyonları bir göreyim dedim. Orada hem bazı itirazlar hem de olaylar var. Şikayet edilenden fazla bizim lehimize verilmesi gereken kararlar var ama onları konuşmama gerek yok. Ne oldu? Penaltı mı değil mi? Atılan gol mü? Gol değil mi? Son pozisyonda Enis'e kart verilirken, Amrabat'a niye verilmedi? Aynı oyuncu golü attı. Bir sürü şeyler konuşulabilir. Zaten onlardan uzak duruyorum. Şu anda bizim zor bir dönemden geçiyoruz. Takımın oyununu ön plana çıkarıp gelişme kaydedip maç kazanmak istiyoruz. Bulunduğumuz durum iyi değil. Onunla uğraşacağım. Çünkü diğer konularla ilgili başkan veya yönetim zaten gerekli şeyleri söylüyor. Tartışma durumu da olacaksa onları da zaten herkesin gözünün önünde oluyor. Penaltı mı değil mi? Gol mü değil mi? İşte faul mü değil mi? Kartlar nasıl gösterildi, onlar da tartışılır. Ama ben o kadar bağırmaların olduğu yerde Trabzonspor’un lehine değil aleyhine kararlar olduğunu düşünüyorum.”
