Bu yazımız seçimden önceki son yazımız olacaktır. Türkiye bu hafta sonu, çok partili demokratik hayatının en ilginç ve en renkli seçimlerine gidiyor.

Görüldüğü kadarıyla, iktidar cenahı seçimi kaybedecekleri endişesi ile nakavt olacak bir boksör gibi rakiplerine şuursuzca saldırmaktadır. Belgesiz şahitsiz, aslında dinleyenlerce de pek inandırıcı bulunmayan isnatlarla muhalefeti durdurabileceğini zannediyorlar! 

Hâlbuki muhalefet her zamankinden farklı olarak mükemmel stratejiler ve muhtevalar ile hazırlanmış videolar ile geniş çevrelerin takdirini ve teveccühünü kazanıyor. Her geçen gün genişleyen muhalefeti destekleyen çevrelerin sinerjisi ile “Millet İttifakı” rüzgârı arkasına almış görülüyor. 

Buna karşılık “Cumhur İttifakı’nın “ yazılacak yeni bir hikâyesi olmadığından, yaptıkları ve yapacaklarını anlatmaya gerek duymayarak, sadece algı yönetimi ile seçimleri alabileceklerini düşünüyor ve her seviyedeki sorumluları ile inanılmaz çirkeflikler sergiliyorlar!  Son haftada da böyle devam ederlerse, bu gidişin sonunun seçimi kaybetmek olduğunu anlamak için kâhin olmaya gerek kalmayacaktır!

Bize düşen vatandaşlık görevimizi ihmal etmeden yerine getirmek için sandığa gidip oyumuzu kullanmaktır. 15 Mayıs’tan da sonra bir arada, bu vatan üzerinde özgürce yaşayacağımızı unutmadan, ayrı parti mensupları olsak bile kardeş olduğumuzu unutmadan; sosyal medya trollerinin muhtemel kışkırtmalarına aldırmadan toplumsal barışa katkı sunmaya devam etmeliyiz. 

Felaket senaryolarına aldırmadan, demokrasinin nimetlerinden yararlanmak için, aydınlık cumhuriyetimizin kazanımlarından taviz vermeden medeniyet yürüyüşümüze kaldığımız yerden devam edeceğiz.

Hayatta değişmeyen tek şeyin değişim olduğunu bilerek, 14 Mayıs seçimlerinin milletimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.