SANDIK, İNANDIK, SANDIK!..


Tekrar seçim çok istenen bir şey olmasa da seçim bir diriliştir. Yeniden yola koyulma, yeni tasavvurlar kurmadır.
Peki ne olursa umutlar  bilenmiş hale gelir? Tek  başına hükümet mi iyi, yoksa şartları iyi tesbit edilmiş bir koalisyon mu?
Bu sorunun yanıtı aslında net.. Tek başına hükümet Türkiye'yi bir hayli gerdi. Sorumluluğun daha geniş tabana yayılması, meselelerin daha büyük bir oranla göğüslenmesi ihtiyacı kaçınılmaz bir son gibi duruyor.
Peki geniş tabanlı hükümetten kasıt AK Parti CHP mi, AK Parti MHP mi yoksa olmaz denilen AK Parti HDP mi..
Bana sorarsanız AK Parti CHP en ideali gibi duruyor. Nedeni ikisinin oy oranının yüzde yetmişlere varıyor olması. Yani bunun anlamı yüzde yetmişi arkasına alan bir hükümet demek.. Böyle bir hükümet başta terör olmak üzere ekonomik çıkmazları daha rahat aşar. Hatta yeni anayasa ihtiyacını referanduma gerek kalmadan karşılayabilir.
Hükümetin ahenkle çalışması problem yaratır mı sorusu böyle bir birlikteliğin engeli olarak tarif edilse de bunun çok da geçerli bir mazeret     olduğu kanaatinde değilim. Türkiye egolara bırakılmayacak kadar büyük sorunlarla çevrilmiş çünkü. Sen ben     döneminin çok ötesindeyiz.
Başta dış sorunlar konusunda CHP'nin dış dünyayla yıpranmamış bir itibarı olduğu gerçeği bazı aşılmaz konuları aşmada işe yarayabilir.
Bir de adalet konusunda çarkı kırılmış yapı yeniden çalışır hale getirilebilir. Adaletin kestiği her ceza tartışma konusu olmaktan     çıkar ve adalet güven endeksi yükselir.
Ekonomide sıkıştığımız alanlar yeni bir solukla genişleyebilir.
Denetimsiz bir hükümet etme yerine birbirini denetleyen bir yapı ortaya çıkar. Burada en can alıcı nokta eski defter karıştırma hastalığını bu iki partinin terk edip etmeyeceği noktasıdır. Müflis tüccar gibi eski defter karıştırma anlayışı hükümetin ömrünü kısaltır. Yapanın yanına kar mı kalsın  yapılanlar derseniz, bu işi hükümetin dağılma zamanına ertelesinler derim.
Peki MHP ile hükümet kurulamaz mı? Açıkçası en güvenilir, en sağlam partner olur ama onun her doğruyu sakınmadan söyleme alışkanlığı hazımsızlık yapabilir. Şayet CHP ile hükümet imkanı yoksa MHP ile sağlanacak bir mütabakatla çalışır bir hükümet icrası mümkün. MHP kapalı kapılar arkasında iş görmeye taviz vermeyeceğini bilerek sağlam bir mütabakat lazım gelir. Gördüğüm kadarı ile MHP şedit  dilinin yanında acayip bir şeffaflık arzusu da taşıyor.  Böyle şeffaf önerileri olan partiyle kuracağınız iktidarda Oslo moslo aklınıza bile gelmemelidir.
Evet bakalım, tek başına bir hükümet mi yoksa koalisyon mu sorusu sandıktan hangi şekilde cevaba dönüşecek..