Zigana dağ silsilesinin zirvelerinden Trabzon-Gümüşhane sınırında, Gümüşhane iline bağlı 2 bin 533 rakımlı Camiboğazı mevkisinde yer alan Çakılgöl, doğa ile iç içe vakit geçirmek isteyenlere her mevsim farklı güzellikler sunuyor.

Sunuyor da ziyaretçiler bunun değerini biliyorlar mı?

Maalesef her değerimizi yok etmekle meşhur olan huyumuz burada da devreye girmiş durumda.

Onca yolu kat edip bu doğa harikası gölü izlemeye, etrafında kamp ve piknik yapmaya gelen ziyaretçiler geldiği gibi geri dönmüyorlar.

Ellerinde nesi var nesi yok bırakıp gerisin geri gittiklerinde buzul gölü niteliğindeki Çakılgöl bir kez daha özgün yapısını bozacak bir perişanlığa terk ediliyor.

Rahat ulaşımı ve güzel güneşli havada insanı zirvedeki güzellikleri yaşamaya sevk eden Saklı bir cennet köşesi diye belirtilen Çakılgöl maalesef bilinçsiz ziyaretçiler tarafından kirletilmektedir.

Trabzon'un içme suyunun bir kısmının da sağlandığı Çakılgöl'deki kirliliklerin sadece çer çöp ya da plastik atık olduğunu zannetmeyin.

Dağların zirvesinde yiyip içip aşka gelerek gölün etrafında tabancasına sarılıp havaya, göle kurşun sıkanlar sayesinde gölde önemli miktarda kurşun birikimi olduğu belirtiliyor.

Oysa bu göl dağların zirvesinde literatüre girmiş önemli buzul göllerimizden biri.

Karların, buzulların erimesi, yeraltı suları ve çağlayanların beslemesi ile çok önemli bir kaynak.

Aynı zamanda da seyri güzel, etrafında dinlenmek, piknik yaparak temiz havayı soluklamak da ayrı bir iç huzuru veren bu gölü korumak herkesin görevi olmalı.

Gölün suyunda azalma var. Rahat bırakılırsa göl kendini korur. Yeniler. Eski güzelliğine kavuşur.

Lakin insanoğlunun bu acımasızca sürdürdüğü tahribatın telafisi çok zor.

Çevre konularında çalışmaları bulunan akademisyen ve Doğa Tarih Derneği Başkanı Doç. Dr. Coşkun Erüz bu tahribata ve özellikle göldeki kurşun atıkları hakkında bir bilim insanı olarak endişe duyduğunu belirterek konuya dikkat çeken şu açıklamayı yaptı:

“Göl maalesef tükenmek üzere.  Göl, Trabzon Büyükşehir Belediyesince içme suyu temini için kullanıldığından, bu yıl biraz fazla düzeyde su azalmasına maruz kaldı. Doğal göllerin öncelikle ekolojik özellikleri, Çakılgöl gibi turistik bir göl ise peyzaj güzelliği korunmalı, su ve çevre kirliliği mutlaka önlenmelidir.  Gel gör ki Çakılgöl'de en fazla çevre kirliliği piknikçilerin plastik ve atıklarından daha çok atılan mermi kovanları ve ne yazık ki direkt göle düşen ya da yamaçlardan yağmur suları ile yıkanıp, çözünüp göle karışan mermi kurşunları...

Görünen o ki göle yılda en az 100 kilogram kurşun atılıyor. Göle atılan kurşunlar yıllarca kalarak çözünüp suya karışarak çevre ve insan sağlığı için ciddi tehlike oluşturuyor. Kurşun en tehlikeli ağır metallerin başında geliyor. İnsan vücudunda birikerek uzun vadede kronik ve çok ciddi hastalıklara neden olan bir kirleticidir.  Gel gör ki Çakılgöl yüzlerce kilogram kurşun dolu ve o suyu Trabzon insanı içiyor, suda kurşun ve ağır metal kirleticilerin düzeyi ne bilmiyoruz.  Umuyorum belediye ve ilgili kurumlar gerekli analizleri sürekli yapıyor, kurşun ve kirleticilerin risk oluşturacak seviyede olmadığını belirliyordur.”

Saygıdeğer yetkililer başka söze gerek var mı?

Durumun vahametini anladınız mı?

Yoksa hâlâ orası Gümüşhane iline ait ya da oralardaki yaylalarda Trabzonlular “Yayla yapmaktadırlar” gibi sığ tartışmaların içinde mi olacaksınız?

Bu alanlar iki şehrin işbirliği ile etkin koruma altına alınmalıdır.

Yoksa çok dövünürüz, “Biz ne yaptık da koruyamadık bu değerleri” diye...

BİR TURİZM EĞİTİMCİSİNİ KAYBETTİK

Özverili çalışması ve kurumlar arası işbirliği ile Trabzon turizmine eğitim alanında önemli hizmetler veren Trabzon Üniversitesi öğretim görevlisi Fegan Mutlu hayatını kaybetti. Trabzon Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Fegan Mutlu yaptığı çalışmalarla özellikle nitelikli personel yetiştirilmesi konusunda turizm sektörüne önemli katkılarda bulunmuştu.

Trabzon Üniversitesi'nden yapılan açıklamada, “Üniversitemiz Turizm ve Otelcilik Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Fegan Mutlu vefat etmiştir. Merhumeye Yüce Allah’tan rahmet ve mağfiret, kederli ailesine, yakınlarına ve üniversite camiamıza başsağlığı ve sabırlar dileriz.” ifadelerini kullandı.

Merhume Fegan Mutlu; naif, kibar, çalışkan, üreten, hoşgörülü turizm ile ilgili her çalışmaya destek olan kişilikte üreten bir öğretmendi.

Kendisiyle turizm çalışanlarına yönelik hizmet içi eğitimlerde Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü dönemimde önemli hizmetlerde bulunmuştuk.

Hocamıza rahmetler diliyorum.

Mekânı cennet olsun.

Fegan hoca Trabzon turizm sektörüne nitelikli eleman yetiştirme çalışmalarının yanı sıra kaleme aldığı kitaplarla da bölge gastronomisine önemli katkılarda bulunmuştu.

Üreten insanlar bıraktığı eserleri ile yaşarlar. Ruhu şad olsun...

ONLAR DA TERK ETTİ BİZİ 

Diyorlar ki...

Bir zamanlar yemyeşildi Trabzon

Bahçeli evleriniz vardı

Meyve veren ağaçlar

Betona yenilmemiş

Tarlalar...

Bir de Boztepe, Yenicuma, Beşirli, Yalıncak,  Kaşüstü, Havaalanı

Belki bir soluklanma 

zamanı kadar

Boztepe'nin yamaçlarına iniverir şehri seyrederdik tepeden 

Aman Allah’ım o da ne!

Delik deşik olmuş o sizin avlanmaya bizim de soluklanmaya geldiğimiz Boztepe çadırları...

Tünel mi ne diyorsunuz iki göz açılmış ve tam da yeşilliğin ortasından bir de beton köprüler yollar getirmişsiniz...

Yani dediniz ki gelmeyin artık...

Biz yokuz

Fenerli adamlar

Ellerinde ağlar

Onlar da yoklar...

Sizin olsun apartmanlar...

Sizin olsun dar sokaklarında bir parça toprak bırakmadığınız 

Trabzon...

Gelmiyoruz değil,

Gelemiyoruz işte

Siz ve betonlar,

Yaşayabiliyorsanız

Unutulan anıların,

Olanca ağırlığıyla

Yaşayın.

Artık resimlerde kaldı o günler...

Hatırladınız değil mi yüzlercemizi tutup

pazarda sattığınız,

evinize getirip çocuklarınıza 

sevdirip sonrasında

pilavınıza katıp

afiyetle yediğiniz 

günleri...

Şimdi o çocuklara bak bu bıldırcındır diyecek neslimize dair ne havada ne de karada gösterecek bir örnek bulamıyorsunuz.

Bunda bizim suçumuz yok...

Güz yağmurları ile gelip biraz konaklar giderdik 

Ve siz adına bıldırcın zamanı

derdiniz bu günlere 

Biz kendimize buluruz taze topraklar.

Kanatlarımız var,

Siz düşünün...