Ezeli rakibi Fenerbahçe’yi sahasında konuk eden Trabzonspor, oyunu kendi alanında kabullenerek maça başladı. Oyun kurgusuna bakıldığında her iki takımda oyunun temposunu arttırarak başladılar.
İlk yarının ilk yirmi dakikasına kadar Fenerbahçe’nin baskısı altında geçen maçta Uğurcan’ın muhteşem kurtarışları sarı-lacivertlilere gol getirmedi.
Trabzonspor, bu dakikalara kadar oyunda dengeyi tam olarak kuramasa da yine de zaman zaman rakip kaleyi yoklamaktan geri kalmadı. Ancak kayda değer pozisyon üretemediler.
Bu tür maçlar her türlü varyasyonlara açık maçlar olduğu gerçeği ortada iken her dakika her iki takım için önem arz ederken atılacak bir gol bir anda oyunun şeklini değiştirecek bir olgudur.
Şu an dakika 25 olsa da yavaş yavaş geriden gelen Trabzonspor, oyunu Fenerbahçe sahasına yıkmaya çalışırken bir eksiğimiz sağ kanattan atak geliştiremediğimizdir.
Fenerbahçe olunca böyle oluyor… Ne oldu da Nwakaeme’nin pozisyonu kesilir?
Uğurlu kardeş hakemsin ilk yarıyı böyle bitirir takımları soyunma odasına gönderirsin... Eskiden büyüklerimiz ‘oğlum devletin savcısına hakimine güveneceksin, eğer bu naneyi yemişsen sonucuna katlanacaksın’ derlerdi. Bu bir ironi olsa da bu pozisyon böyle kesilmiş… Gel de hakemin tarafsızlığına şapkanı çıkar. Çok böyle maçlar yaşadık. Bu İstanbul sevenler Trabzonspor’u çok budadılar, kıyma yaptılar, hatta maçı yorumlayan spikerler Fenerbahçe maçı olunca pantolonlarını yırtarak pavoritti oldular.
Halende öyledirler desek te ilk yarı iki takımda golsüz soyunma odalarına gittiler.
İkinci yarının ilk dakikaları bu sefer kazanma arzusu ile oyunu Fenerbahçe sahasına yıkan Trabzonspor, sahanın her yerinde rakibine baskı kuran takımken anında gelişen iki yönlü gol pozisyonunda sahnede yine Uğurcan… Aferin kardeşim.
Trabzonspor oyunu forse etme adına farklı bir çıkışla ilk yarıdaki oyun kurgusunu unuttururcasına elinden gelen her hamleyi değerlendirme gayretindeyken nasıl anlatılacak Süper Lig maçı? Dakika 76’ı sağ kanattan üç orta atamadık. Serkan’ın bir anlık gafleti golü yedik. Yenilmek anlatılır lakin gel de Fenerbahçeli spor yorumcularının demeçlerini dinle.
Evet, Abdullah hocam senden bir kez daha özür dilerim de, eğer bir sağ bek öyle veya böyle oyuna hücum anlamında bir katkı sunmuyorsa, çarklardan biri eksikse futbol affetmiyor, kaideleri var. Yenecek miydik, amaç buydu yenemedik. Oysa yenemiyorsak yenilmeyecektik.
Yenildik sana da sözüm yok. Bazen senin de hamle zamanın olmuyor. Çok umutlu düşünceler içerisindeyken başaramadık. İçimizdeki bir korkudur ki; Gerçekte odur bizler sahipsiz bir takımız. Kim ne derse desin her yönü ile sahipsiz bir takımız. Şuan ki yönetimi tenzi ederim. Gücümüz bu. Her Trabzon’a gelen Trabzonlu, Trabzonsporlu, siyasetçilerin kaşkolu omuzlarında iken söylemleri bir hoş… Ankara’ya gidildi mi kimin umurunda mı…
Yenildik
Adı futbol, şaşırdık öyle oldu. Böyle yenildik, yenmek için de yerli yerinde bir şey yapmadık