Özlemek, insanın kalbinden yükselen ve ruhuna işleyen en anlamlı duygulardan biridir. Kelime kökeni “öz”den gelir; insanın özü, sevdiği, bağlandığı ve hayatının merkezine aldığı değerlerdir. Özlemek, aslında özünden bir parçayı tekrar hatırlamak ve ona kavuşma isteğiyle yanıp tutuşmaktır.
Sevdiğimiz birini ya da bir şeyi özlemek, onun hayatımızdaki yerinin ne kadar derin olduğunu gösterir. Çünkü sevdiğimiz her şey aslında bizden bir parçadır; bizi biz yapan unsurlardır. Bir Azeri atasözü der ki: “Ben özüm seni sevirem.” Yani, sevdiğimiz şey bizim özümüzün yansımasıdır. Bu yüzden insan, neyi seviyorsa onu özler, neyi özlüyorsa aslında ona ait bir eksiklik hisseder.
Özlemek bazen hayatın kaçınılmaz gerçekleriyle yüzleşmemize neden olur. Sevdiğimiz birini kaybettiğimizde, bir hatamız yüzünden uzaklaştığımızda ya da hayatın akışı bizi onlardan kopardığında özlemin o yakıcı yüzüyle tanışırız. “Keşke”ler girer devreye; pişmanlık, belki de telafisi mümkün olmayan bir duygunun yükü haline gelir. Ama her özlem, insana bir şey öğretir. Acıtsa da fark ettirir, düşündürür ve bazen olgunlaştırır.
Özlem, yalnızca bir kişiye duyulan hisle sınırlı değildir. Sevdiğiniz bir kitap, bir fincan çay, sahilde yürüdüğünüz bir an, çocukluk anıları, aile sıcaklığı... Bunların hepsi özlemin alanına dahildir. Çünkü bunlar hayatımızın anlamını veren, bizi biz yapan değerlerdir. Onlara kavuşmak istediğimizde hissettiğimiz şey, özlemin ta kendisidir. Özünden bir şey eksildiğinde insan, tamamlanmak ister. İşte o eksikliği doldurma arzusu, özlemin en saf tanımıdır.
Özellikle anne ve baba özlemi, hayatın en derin yaralarından biri olabilir. Onları hayattayken mutlu etmek, sevgimizi göstermek, özlemimizi azaltmanın en güzel yoludur. Ne olursa olsun, anne baba ile bağ kopmaz; çünkü onlar her zaman kalbin en derin köşesinde yer alır.
Cahit Zarifoğlu’nun şu dizeleri özlemi ne güzel ifade eder:
"Özlemek ne derin duygudur, özlemek ne uzun mesafe..."
Birini özlemek, onu gerçekten sevdiğinizi gösterir. Çünkü sevginin olduğu yerde özlem kaçınılmazdır. Özlenen kişi ya da şey, mutlaka özlenmeyi hak edecek kadar değerlidir.
Eğer hayatınızda özlediğiniz bir şey ya da birileri varsa, bu aslında şanslı olduğunuzun göstergesidir. Çünkü özlemek, sevdiklerimize olan bağımızın ne kadar güçlü olduğunu hatırlatır. Özümüzden bir parçayı özlüyoruz. Belki de özlemek, insanın kendine yaptığı en içten yolculuktur. Sevgiyle, samimiyetle. Özlemek ve özlemek üzere...