PES DOĞRUSU!
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hayata geçirdiği proje kapsamında Trabzon’un Of İlçesi’nde, ‘Olağanüstü Hallerde Din Görevlilerinin Manevi Destek Becerilerinin Artırılması’ konulu bir toplantı düzenlenmiş, müftülük görevlisi Ayşe Yılmaz da konuşmacı olarak katılmıştı.
Buraya kadar her şey normal..
Ta ki Ayşe Yılmaz sahneye çıkana kadar..
Yılmaz konuşmasına başladığında ön sırada oturan Of Belediye Başkan Vekili Halil Alireisoğlu, “Sen kimsin bize vaaz veriyorsun. Bu kadın nereden çıktı. Bu ne iş. Erkekler kadınlardan vaiz mi alırmış? Bizim kadınlardan alacağımız eğitime ihtiyacımız yok” diye tepki göstermiş .
Hızını alamamış olacak ki, kürsüye çıkarak kadın konuşmacının mikrofonunun sesini kapattı, ardından inanılır gibi değil ama ana şarteli indirterek salonun lambalarını söndürmüş!..
Tek kelime ile pes..
Sonra da akıl almaz tavrına devam ederek “Tepki göstermemin sebebi ortadadır. Başbakana olayı taşıyacağım. Bayanın konuşmasından rahatsız oldum. Temelde bayan olduğu için tepki gösterdim. Bayanların konuşacağı yer vardır. Erkeklerinde konuşacağı yer vardır. Bu telefonla konuşulacak iş değil. Aklınla o konuyu tartabilirsin” demiş!..
Pes doğrusu pes!..
Hiçbir cümlenin tutulacak, değerlendirecek bir tarafı yok.. “Temelde kadın olduğu için rahatsız oldum” nasıl bir cümledir..
Konu üzerine kelime bulmakta zorluk çekiyorum desem yeridir..
Açıkça “Kadından alacağımız eğitime ihtiyacımız yok” demiş belediye yetkilisi! Bu ve bu düşüncedeki kişilerin annelerine, eşlerine ve kardeşlerine de farklı davranmadıklarını düşünüyorum!
Eğer kadından eğitim alınmayacaksa binlerce kızımız neden İmam Hatip okullarında eğitim görüyor, neden kadın öğretmenler görev yapıyor, neden kadın hocalar vaiz veriyor..
Pes doğrusu pes!
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın sahip çıkmadığı Diyanet Personeli Ayşe Yılmaz’a önce Trabzon’un başarılı kadın milletvekili Ayşe Sula Köseoğlu, ardından da Sümeyye Erdoğan'ın kurusucu olduğu KADEM-Kadın ve Demokrasi Derneği’nin sahip çıkmasını da alkışlıyorum..
KADEM “Of Belediye Başkan Vekili Halil Alireisoğlu’nun izandan yoksun davranışlarına maruz kalan ve konuşma yapması engellenen din görevlisi Ayşe Yılmaz’ın yanındayız” diyerek destek verdi.
Eminim olayın tarafları Sümeyye Erdoğan’ın kurucusu olduğu derneğin tüm bu yaşananları kınadığını henüz bilmiyor. Bugüne kadar sessiz kalan taraflar bunu öğrendiğinde kınama açıklamaları yapmaya başlarsa da şaşırmam..
Biraz araştırdığımda bu olayın Aliresioğlu’nun ilk vukuatı olmadığı göze çarpıyor.
Daha önce Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu'na yönelik ağır eleştirilerde bulunan Alireisoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu'ya yönelik de, “AK Parti’li değil, dışarıdan geldi” şeklindeki tepki göstermiş.
Alireisoğlu bu iki eyleminin ardından partisi tarafından uyarı cezasına çarptırılmış.
Bu yazımı yazmak için birkaç gün Of Belediyesi’nden yapılacak kınama açıklamasını bekledim.
Ama nedense susmayı tercih ettiler!
Susmaları destekledikleri anlamına mı gelmeli! diye sormak gerekiyor.
Her alanda ülke hizmetine çok değerli insanları yetiştiren, siyasette, iş dünyasında, ekonomide büyük ağırlığı olan Of ilçemizin adının bu şekilde anılmasına vesile olan kişinin üstüne üstlük bir de haklıymış gibi olayı Başbakan’a taşımakla tehdit etmesi karşısında kelimeler kifayetsiz kalıyor..
Ya çıkıp özür dilemeli..
Ya da o görevde olmamalı diyorum..
Çünkü Trabzon’un ve Of İlçesi’nin kimse böylesine bir olayla anılmasına neden olamaz..