Maç yazıma maçla değil de Abdulkadir Parmak konusuyla girmek istiyorum. Yeni gelişmede A. Parmak’ın kadro dışı bırakılması ve para cezası verilmesi taraftarı ikiye bölmüş durumda.
Bence para cezası kararı doğru, kadro dışı kara ise yanlış. Kimse bu formadan büyük değildir ve de bu camiadan… Bunların örneklerini gördük ve sonuç ortada. Abdulkadir Parmak yaptığın inan yanlış çok yanlış. Hata yaptın ama bence yönetim ve hocada hata yaptı. Sen yetenekli iyi bir oyuncusun seni kazanmak lazım, kendi hayatımızda yaşadığımız olaylar gibi çocuklar hata yapar büyükler affeder. Sevgili yönetici arkadaşlar para cezası verdiniz, oyuncu özür diledi, size düşen affedip oyuncuyu kazanma yoluna gitmektir.
Maça gelince klasik Trabzonspor ve oyuncu topluluğu vardı sahada. Hırs, isteme, inanma, kalite hiç biri yansımadı sahaya. Bu olumsuzluklara rağmen ilk yarı daha çok pozisyona giren takım bizdik. Berat ve Baker kötüydü. Orta sahada ilk yarı iki oyuncunun yanlış yerlerde olmasından Bordo-mavili takım gol pozisyonlarını verdi. Abdullah hocam, Baker bu takımın oyuncusu değil, lütfen sene için düşünme, teşekkür edin yollayın. Bu kadar rahat, baskı olmadan oynamanız gereken maçta yine isteksiz ne yaptığını bilmeyen bir futbolcu topluluğu seyretmek zulüm gelmeye başladı artık.
Abdullah hocam seneye iyi bir stoper kazanmak istedin galiba Beratı stopere çekerek. Hüseyin Türkmen kulübede otururken Berat’ı çekmek intihardı. Ve yaptın sonucunu da gördün. Lig bitse de gitsek diyen bir futbolcu topluluğu var Trabzonspor’da bence de gidin kurtaralım sıkıntıdan seyir zevki vermiyorsunuz artık.
Abdullah hocam şanslı hocasın hiçbir şey oynamadan yine berabere bitirdin. Yusuf Sarı’yı demek ki 60.dakikadan sonra oyuna koymak gerekiyormuş. Nwakaeme ise çok rahat işler yapacağı bir maçta yine sahada yoktu. Zaten haftalardır yoktu. Bence kredisi bitti. Trabzonspor’un onsuz oynamayı öğrenmesi lazım...