Dünya üzerinde yaşamış medeniyetlerin en eskilerinden biridir Türk medeniyeti.
Özetle Türkler, Altay ve tanrı dağları arasından çıkmış, Ötüken’i mesken bilmiş; Hunlar, Göktürkler, Uygurlar, Avarlar, Selçuklular ile tarih sahnesinde yer almıştır.
Alpaslan’ın kılıcıyla Anadolu kapılarına dayanan Büyük Selçuklular yerini Osmanlılara bırakırken, Fatih Sultan Mehmet Han İstanbul’u alarak dünya da “Büyük Türk” unvanını kazanmıştı. 18 ve 19. yüzyıllarda itilip kakılmaya başlayan Türkler vatanına, milletine sadık kalmış ancak son padişah tarafından İngilizlere satılmıştı.
Bağımsızlığı kendine karakter edinmiş Türkler manda altına girmeyi elinin tersiyle iterek, Mustafa Kemal’i Samsun’a çıkarmış, dünya üzerinde eşi benzeri görülmemiş bir kurtuluş mücadelesi yaparak Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuştur.
Türkiye Cumhuriyeti kurulurken esas alınan “millet” olmuştur. Daha silaha davranmadan Amasya, Sivas, Erzurum kararlarını izleyen Mustafa Kemal, millet iradesine bağlı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açarak, millet ile bağımsızlık yolunda ilerlemiştir.
Hal böyleyken günümüzde yaşananlar elbette ki biz Türk milletinin içini, şehitlerimizin kemiklerini sızlatmaktadır.
Vahdettin’in yaveri olarak gittiği Almanya gezisinde veliaht önünde ileri geri konuşan Alman valisine, “Türkiye’ye karşı tarihin bilmem hangi devrinde var olduğunu iddia eden ve bu varlığını yeniden göstermek için dünyayı kandırmaya çalışan Ermeniler lehine konuşmak fikri size nerden geliyor?” çıkışını yapan Atatürk ile, “23 Nisan’dan bir sonraki gün neydi? bilmek istemeyenler için ipucu:1915” diyen Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı’nı nasıl bir tutabilirsiniz?
Ekonomik buhranın hat safhada olduğu bu günlerde “Huzur Hakkı!” denilen yevmiyeye sarılan ve 5 maaşa kadar devletten para alan devlet görevlileri, bakanlığına mal satan yetinmeyip şirketine destek kredisi aldıran bakan ile, “Savaşlar bitince beni mebus seçtiler. Ankara’ya yolladılar. Fakat çocuklarım adına bir ahtım var: Büyüsünler, adam olsunlar, son santime kadar hesabını çıkarıp, şu fakir milletten mebus maaşı diye aldığımız paraları devlet hazinesine geri versinler. Böylece bizim de bir hizmetimiz geçmişse, bari hak yoluna hizmet saysınlar.” diyen 1. Meclis Mebusu İmam Uşaklı İbrahim Efendi’yi nasıl yan yana getirebilirsiniz?
Bu millet tarihe mal olmuş bir millettir. Bu milleti yönetenler derhal yükümlülüklerini hatırlamalı, kutuplaşmaları ortadan kaldırmalı, millet menfaatlerini kutsal görmelidir.
Unutulmamalıdır ki; Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir.
***
GANİTA
Akyazı için proje aşamasında kamuoyuna sunulan fotoğraflara bakın, Avni Aker-Yavuz Selim için proje aşamasında kamuoyuna sunulan fotoğraflara bakın, Gülcemal için proje aşamasında kamuoyuna sunulan fotoğraflara bakın, modern Terminal için proje aşamasında kamuoyuna sunulan fotoğraflara bakın, Ganita için proje aşamasında kamuoyuna sunulan fotoğraflara bakın, Çocuk Trafik Eğitim Merkezi için proje aşamasında kamuoyuna sunulan fotoğraflara bakın, Boztepe tüneli için proje aşamasında kamuoyuna sunulan fotoğraflara bakın.
Gördükleriniz ile görecekleriniz birbirini tutmuyorsa suç sendedir sevgili Trabzonlu kardeşim.
Bunları yapanları/yapacakları sen seçtin!