Ya o tesisleri yapmasaydı ne olacaktı?
Evet sözün kısası bu..
Trabzonspor'da 2000 yılından sonra, özellikle son yıllarda borç batağı içinde dara düşen yönetimlerin dört elle sarılıp bankalardan kendilerine kredi vizesi alabilmelerinin yolu oradan geçiyor..
O yer Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri..
O yer Onursal Başkan Mehmet Ali Yılmaz'ın eseri..
Ve o yerle, bir başka deyişle Mehmet Ali Yılmaz hala para basıyor!..
Vermeden Trabzonspor'u yönetenlerin, kulübü dar sokaklara sokanların dört elle sarıldığı yer ise Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri oluyor..
Türkiye'de hiçbir kulübün tesisi yokke, Bordo-Mavili kulübe başkan olur olmaz havalimanı altındaki  yeri alarak bugünkü muhteşem tesisleri kazandırıp armağan ederken, Trabzonspor büyük kongresinde oybirliği ve alkışlarla  'Trabzonspor Mehmet Ali Yılmaz  Tesisleri' adı verilen, Onursal Başkanlık unvanını da aynı şekilde alan   Mehmet Ali Yılmaz, bu nedenle sadece Bordo-Mavili camiada değil, Türkiye'de ölümsüzleşiyor..
Unutulmaz oluyor..
Nasıl olmasın ki..
Tesisleri hala kurtarıcı pozisyonunda..
Acı olan gerçek, ne yazık ki 2000 yılındaki kongreden sonra kulübün dar boğazlara girmesinin, borçlarının kat kat artmasının, özellikle son yıllarda resmen bataklığa doğru gitmesinin ardından her başkanın, her yönetimin bankalarla olan ilişkilerinde teminat olarak göstermesinin, ipotek olarak verilmesinin adresi her seferinde Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri oluyor..
Nasıl mı?
İşte belgeleri..
Tapu Sicil Müdürlüğü’ndeki kayıtlar  Trabzonspor Kulübü’nün bankalarla olan ilişkisinde ne durumda olduğunu acı  bir gerçek olarak  gösteriyor..
Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri tapusunun üzerinde 140 milyon TL ipotek var..
Bir önceki Başkan Sadri Şener'in Denizbank'a teminat olarak  40 milyon (trilyon) TL karşılığında ipotek ettirdiği Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri, mevcut Başkan İbrahim  Hacıosmanoğlu'nun da ağır ekonomik bilanço karşısında  sarılmak zorunda kaldığı adres olduğu ortaya çıktı..
O da Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’ni   Vakıfbank'a teminat olarak göstermek zorunda kalmış..
İşte tapuda görülen ipotekler..
10 Nisan 2013
(Sadri Şener dönemi)  
40 milyon TL (Denizbank)
17 Temmuz 2014
(İbrahim Hacıosmanoğlu dönemi)
 50 milyon TL (Vakıfbank )
17 Temmuz 2014
(İbrahim Hacıosmanoğlu dönemi)
17 milyon 500 bin Euro (Vakıfbank)
Şu bir gerçek ki...
Trabzonspor'da 2000 yılındaki kongre, bu acı tablonun miladı oldu..
Maceranın sonu, birlikteliklerin kaybolması, kısır çekişmeler ve masadaki güç kayıpları bugün inanılmaz bir borç yükü olarak karşımıza çıktı..
Kurtuluş arayışlarda kulübü mali olarak çevirmek için Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nin değeri daha da ortaya çıktı..
İşte belirttiğimiz gibi Trabzonspor Kulübü’nün 140 milyon TL’lik teminatın adresi Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri..
Ne yazık ki bu mülkün kaderi artık bankaların inisiyatifinde..
Bu kulüpte Mehmet Ali Yılmaz isminin ne kadar önemli olduğunu, vefa anlamında anlatacak en güzel örnek bu..
Açık ve net görüldü..
Kulüp borsaya sokulurken de,
Sonra 'Yanlış yaptık' diye kulübü borsadan kurtarmak isterken de..
 Bankalardaki borçları ötelemek için de..
Bankalardan yeni kaynaklar bulabilmek ve nefes almak için de..
Transfer yapabilmek için de..
Vermek ve kaynak bulmak yerine yönetimlerin üretebildiği çarenin M. Ali Yılmaz Tesisleri  olduğu ortaya çıktı.
Kulübün hiçbir gelirinin olmadığı, bugünkü gibi havuz gelirleri bulunmadığı dönemlerde   cebinden tesisleri yapan, kulübü tek başına sırtlayan, kulübün dimdik ayakta kalmasını sağlayan Mehmet Ali Yılmaz'ın yaptığı tesisler, bugün para basıp kulübü yönetenlerin can simidi oluyor.
Taraftarlar ve camianın aklıselim insanlarının, kulübün Onursal Başkanı M. Ali Yılmaz'ın  karşılıksız hizmetlerini asla unutmadığı aşikar. Son yıllarda değerini daha iyianlıyor herkes..
Ünlü iş adamımız İbrahim Cevahir, 80’li yıllarda Trabzonspor’a başkan bulma arayışları sırasında “Parası olmak  başka verebilmek kabiliyeti  başka. Ben veremem, İşte Mehmet Ali. O verir” diyerek adresi göstermişti.                                                                                                        
İnsanlar “Yıllarca cebinden vererek kulübü yönetmiş. Büyüklüğe halel getirmemiş, iyi ki o tesisleri yapmış. Yoksa yanmıştık” demekten kendilerini alamıyor.
Bugün  biri çıkıp kendi cebinden böylesine tesisleri yapabilir mi?
Kısacası söylemek istediğimiz:
Trabzonspor'un ekonomik olarak gittiği nokta, bankalarla olan ilişkileri, elindeki en önemli mülkü Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nin artık bankalarda ipotekli olması, borsada kulübün yarı hissesinin nerede ise satılması  her Trabzonlunun, her Trabzon sporlunun içini sızlatıyor..
2000 yılında kulübün nerede ise borcu yokken ortalığı yangın yerine çevirip  'İhtilal yaptık'  diyenlerin,  kulübün   borçlarının  bugün inanılmaz boyutlarda olması karşısında vicdanları rahat mı? diye somak gerekiyor..