KUSURSUZ FIRTINA ESTİ Mİ ESİYOR

Ligin bitimine doğru Fenerbahçe  ve de  Galatasaray’ın  şampiyonluk yarışı  yanında birde düşme potasından kurtulmak isteyen takımların oyuncu gurubu hariç diğer tüm takım oyuncularının düşünceleri  lig bitsinde gidelim duygusu içerisinde olduğu bu dönemde lig üçüncülüğünü garantiye almak için sahaya çıkan Trabzonspor, düşme potasında olan Gaziantep maçının zor biteceğini algılamış olsa da ilk yarı 2-0’lık bir sonucu kimse beklemiyordu.

2-0’dan geri dönüp Onuachu’nun ortaya koyduğu üst seviye performansı da hesap edersek, Trabzonspor kupanın en önemli figürüdür diyebiliriz. Sezonun sonu yaklaşırken. Futbol Federasyonunun ve de hakem triolarının son derece vasıfsız yönetimleri ve de tüm takımların aynı görüşte olduğu federasyon başkanı,  kurullarının son derece bu sezon Türk futboluna hiç bir katkıyı sunamazken, yine de kulüp başkanları ile  yönetimlerin bu şartlarda gösterdikleri mücadele takdire şayandır. Şu da bir gerçektir ki. Trabzonspor’un Anadolu’da gönüllerin takımı olmasında rahmetli olan Trabzonspor Onursal Başkanımız Mehmet Ali Yılmaz’ın katkıları hiç bir zaman unutulmaz. Antep’e gelince. Bu tür maçlarda, Trabzonspor’un karşısında 2-0’lık galibiyeti korumak varken, savunması ise üçüncü golün peşinde koşuyordu. Böylece, sessiz Fırtına’yı uyandırırsınız. Bu seferde tayfunla uğraşır iki de fark yersiniz üstelikte 12. Adamları yani seyircisi de yokken. Trabzonspor için bu maç o kadar önemliydi ki. Birincisi, Avrupa kupasına direk katılması. İkincisi de elindeki oyuncu gurubunu erkenden temizleyip yeni kadronun şekillenmesini önceden planlaması. 

Sistem içersinde kalarak her takımı yenebiliriz, artık kolay kolay yenilmeyiz mantığını öne çıkararak, taraftarının önüne daha önde olabilecek takımı yaratabiliriz. Avrupa kupası maçlarını ligden önce oynayacak olduğumuz için buda bir avantajdır. Kutlarım arkadaşları geriden 2-0 döndürmek kolayda bir iş değildi .Oynayarak başardılar .