Son haftaların flaş ekibi Trabzonspor ile ligin etkili, belirli ölçülerde istikrarlı, ülke futbolu için olumlu işler yapan Osmanlıspor arasındaki müsabaka; öngörülen seyir zevkinden uzak, düşük tempoda ancak yoğun mücadele içinde oynandı.   Ayrı iklim takımları arasındaki  oyun,  betonlaşmış  zemine, soğuk hava  şartlarına ve oyunu  kontrol etmekte yeterli yeteneğe sahip olmayan hakemlere rağmen daha kaliteli futbola sahne olablirdi. İlk dakikalar takımlar için kendi oyun anlayışlarını ortaya koyma arayışı ile  kör dövüşüne benzer hamlelerle geçti. 

 ***

Müsabaka yönetme anlayışını, her iki takım ve seyircilere karşı ortaya koyma çabasındaki hakem de; gereksiz yere bir kaç kez oyunu keserek akıcı futbolu desteklemeyeceğini gösterdi.

 ***   

Müsabakanın ilk 15 dakikası; kademe hatası yapan Osmanlıspor’un savunma arkasına koşu yapan Olcay’ın önüne Uğur’un attığı etkili uzun pasın arzu dolu bir son vuruşla gol olması dışında hiç bir varyasyon içermedi. Bu şans golü ile Trabzonspor hanesine üç puan yazarak haftayı kapatmış oldu. Olcay ,futbol hayatı boyunca bu tür pozisyonlara rahatlıkla girebilen tarzıyla gündemde olmuştur. Ancak son vuruşlarında hep eleştirilmiştir. Dönüm noktası ve belirleyici olan Olcay’ın inançlı koşusu ve son vuruşudur. Gol ve golden sonraki bir kaç dakika Trabzonspor, oyun hakimiyeti ile müsabakaya güzellik getirdi ancak saman alevi gibi  söndü. Osmanlıspor toparlanmada pek gecikmedi. Bir oyuncunun müsabakayı nasıl çevirdiğine, Olcay’dan sonra Onur’un bir kaç dakika ara ile etkili kurtarışlarıyla şahit olduk. BuTrabzonspor’un kendini toparlamasına yaradı.

İlk yarı tüm olumsuzluklara rağmen Trabzonspor’un kendini gözden geçirmesini kolaylaştıracak bir skorla sona erdi.

***

Müsabakanın iki yarısında da hakem kararlarında tutarsızlık vardı. Hakem; futbolu yorumlayamayan, yüzeysel değerlendirmelere başvuran, avantajı önemsemeyen, disiplin değerlendirmelerinde standartlara sadık kalmayan bir imaj verdi. Ceza sahası içinde Aykut’un topa müdahale etmeden önce rakibinin yüzüne gözüne eliyle yaptığı müdahalenin oyun kuralları ile hiç bir şekilde bağdaşmadığını çözemedi. Sadece, eğitimlerdeki spesifik pozisyonlara konsantre olarak, basmaları, itmeleri, dikkatsiz hareketleri süzemedi. Özellikle topu kaybeden ve o an ki psikolojik haliyle rakibini makaslama benzeri şiddetli hareketle cezalandırmaya kalkan Aykut’a verdiği  disiplin cezası çok tartışılacak. Öyle ki bu hareket oyunu kesmek ya da rakibinin atağını önlemek maksadıyla bağdaştırılmayacak kadar net ve şiddet içermekteydi.Hakemin lütfen bir sarı kart vermesi futbolu yorumlayamadığına bir delildi. İlk 45 dakika, hakemler adına hatalı, gecikmiş, gereksiz oyun kesintileri ve uyumsuz disiplin cezaları ile geçti. Hakemlerin dikkatsiz hareketleri sadece faul olarak değerlendirmesi gerekiyor. Hakemlerin, oyuncuların dikkatsiz hamleleri nedeniyle oluşacak kural ihlallerini tespit etmesi için doğru yerde durmaları ve oyunu bir bütün halinde takip etmeleri gerekiyor.

  ***

İkinci 45 dakika, Trabzonspor’un daha etkili oyun ortaya koyacağı sanısıyla başladı. Oysa ne yaptığını bilen ve  bilmeyen futbolcuların oluşturduğu kaos yaşanmaya başladı. Bu kaos,  iyi konsantre olmuş bir kaç oyuncunun varlığı ile zararsız atlatıldı. Bu anlarda Osmanlıspor’un etkili ve gol olabilecek ataklarında kaleci Onur’un başarılı kurtarışları Trabzonspor için büyük bir şans oldu. 
Avrupa liglerinin bu seviyedeki her müsabakası 30 bin seyirci ile oynanırken 5500 seyircinin Başkentimizde bu müsabakayı seyretmesi acı vericiydi.
Bu müsabaka,Trabzonspor adına bir çok ders çıkartılacak, şansıyla 3 puanı hanesine yazdırdığı haliyle hatırlanmalı. Ayrıca oyuncu maliyeti ile başını derde sokan Trabzonspor’un flaş forvet transferi yaptığını tüm taraftarı biliyor. Bir an önce bu oyuncuyu oyunda görmek isteyen taraftar, kendisine inat gibi şut atması gereken halde pas atmayı deneyen çaresiz bir forveti, tüm hamleleri ile ya kendisine faul yaptıran ya da rakibine faul yapan bir forveti seyrediyor. Böyle oyunculara bu kadar tahammül en çok sporcunun kendisine zarardır. Teknik heyet oyuncu değişikleri ile doğru hamle ortaya koyamadı. Değişiklikler, ya zamanlama ya da oyuncular arası seçimde uygunsuzluk nedeniyle etkisiz kaldı.70. dakikadan sonra ortaya çıkan kondisyon problemini çözebilmek, gereksiz hamlelerle kart görmeyi alışkanlık haline getirmiş oyuncuları bilinçlendirmek teknik heyetin kalitesini yükseltir. 

***

Öte yandan, tüm futbol severler, her iki takıma eşit mesafede kalmayı başarabilen, verdiği kararlarla standardı yakalayan hakemleri görmek istiyor. Hakemin, son saniyede Trabzonspor lehine vermesi gereken faulü Osmanlıspor’a vermesi ve akabinde barajı 6 metreden kurması bu özleme tavan yaptırıyor. Kaldı ki  Trabzonspor zaten  hakem hatası ile iki penaltı şansını kaybetmişti.Bu tür pozisyonların gereğinden çok konuşulacağı müsabakalar pek yakındır.
Sonuçta,bu skor  taraftarını her ne kadar mutlu ettiyse de, son haftaların görüntüsünden uzak Trabzonspor daha çok  dikkat etmeli.
Daha güzel bir futbol temennisiyle...