Ekonomiden bihaber kadrolu zevatlar, ekranlardan ukalalığı da aşan bir dozda dolardaki iniş çıkışlardan bir iktidar değişikliği duasına çıkmışlar izlenimi yaratarak konuşuyorlar.

Koca Türkiye yönetiminin ehliyetli mi ehliyetsiz mi gibi bir kaygı taşımadan Selahattin Demirtaş dâhil herkese teslim edilebileceğini dillendiriyorlar.

Tayyip Erdoğan düşmanlığı üstünden nemalanan bu gruplar, adeta bir keçi inadı tavrı serdediyorlar.

Keçi inadı demişken bir fıkra düştü aklıma...

Öğretmen resim dersinde çocukları dışarı çıkardı:

- Konu serbest. Herkes istediği bir şeyin resmini yapabilir, dedi.

Sonra tek tek her birinin yanına giderek onları izlemeye başladı.

Ümit`in yanına gelmişti fakat Ümit`in kâğıdında hiçbir şey yoktu.

- Sen ne yapıyorsun Ümit?

- Çayırda otlayan keçi...

- Peki ot nerede?

- Keçi yemiş.

- Güzel... peki keçi ne oldu?

- Ot bulamayınca başka bir yere gitmiş.

İnanın seçimden sonraki Türkiye için yukarıda sıfatlarını verdiğim zevatlar Ümit'in öğretmene verdiği cevaplara benzer yanıtlarla bizi yanıltabileceklerini düşünüyorlar.

Birikimsiz, plansız, afakî sözlerle seçmenin aklını ayartabileceklerini zannediyorlar.

Şu an terör yok edilirse ekonomideki darboğazın aşılmasının kaçınılmaz fırsatlar barındırdığını görmeleri hepsinin Selahattinsever olmalarına sebep oldu.

Ne olursa olsun bana göre millet faka basmayacak ferasete sahip. Hele milli paralarla ticaretin önünün açılacak olması keçi inadını kesafet derecesinde depreştiriyor.

Okyanus ötesi bu gerçeği gördüğü için içerideki elleriyle halkımızın aklını sömürü düzeninde sabitlemek istiyor.

Okyanus ötesinin birilerinin eline verdiği maya ile bağımlılık gölüne maya çalmaları bundandır.

Tutar mı bu ecnebi istiaresi...

Tutmaz..

Keçi fıkrasını tekrar okuyun lütfen...