İyi bir teknik adam bu maçta ‘nasıl başarılı olacağım’ diye düşünmemelidir. Rakibimiz Göztepe ise Göztepe nelere engel olur da bizi yener diye düşünerek engelleri en üst seviyede ortadan kaldırmayı amaçlar ise işte galibiyete en yakın takım Trabzonspor olur.
Bunun içindir ki Trabzonspor’un efsane kadrosu sahaya çıktığında iş kendi kendine yürürdü.
Çünkü mantık buydu. Ve de hem İstanbul’da hem Trabzon’da bırakın Göztepe’yi Fenerbahçe’yi, Beşiktaş’ı, Galatasaray’ı farklı yenerdik. Hemen belirtmek isterim ki bir takım maça başladıktan sonra oyuna canlılık getirmez hareket etmez ise kazanma arzusu ile de mücadele içine tam olarak girmezse futbolcular da mücadele eden arkadaşından etkilenmezse bu takım ayaklarına vurulan zincirleri 180 dakika da oynasak fark edemez. Onun için kenar yönetimi vardır, onun için takımın başında bir teknik adam vardır, mantığıyla ters orantılı olarak Trabzonspor oyuna pas hatalarıyla başladı. Başladı başlamasına da maçın ilk dakikalarında Göztepe’ye öyle bir pozisyon verdiki İzmir ekibi skorbordu değiştirmeyi başardı ve öne geçti. Ne olacaktı topa sağlam basan Göztepe, hücuma dirençli çıkan Göztepe, pas hatası yapmayan Göztepe, ileride hızlı çoğalabilen Göztepe, olacak olan oldu durum 2-0.
Penaltıdır kaçar buna takımlamalıyız. İlk yarı o kadar kötü bir top oynadı ki Bordo-Mavili takım, ileride yaşayacağımız handikapların habercisi niletiğinde olup hedefinden şaşan Trabzonspor için ölümcül endişelerin kapımızda olduğunu bu ilk yarı ortaya koymuştur.
Olmaz efendiler olmaz. Trabzonspor gibi bir takımın misyonu bu kadar da kolay yenmez. Göztepe bu maçta topu koşturdu. Trabzonspor ise birbirinden haberi olmayan boşu boşuna koşan futbol adına sahaya olumlu bir şey yansıtmayan lejyoner takım görünümündeydi. Bu maç döner mi diye yüzde 20’lik bir umut varsa kriteri aranmamalıdır. Zira adı futoldur bir anlık bir mücadele sonucunda golü bulursun maçı da çevirebilirsin. Bunun için ne lazımdır. Kazanma arzusu inanç ve takım birlikteliği. Arzu edilen de bu olduğuna göre 2-1’i yakalasak da Trabzonspor sahada 2-1’in psikolojik baskısından bir türlü kurtulamadı. Takım oyunun uzağında doldur boşaltla nereye kadar. Ünal hocanın elindeki bu kadro kim ne derse desin bu hallere düşecek takım değildir. İş hatırla olacaksa olmaz beyler. Hiç bir ligde de olmamıştır. Maçı 2-1’e getirdik getirmesine de sonunu bağlayamadık.
İzmir marşıyla geldiler geride Trabzon’a ne bıraktılar. Önce hayaller ölür duygusunu bıraktılar.