-Lütfen dikkat!.. 34 EMP 0962 plakalı araç sahibi, aracınızı park ettiğiniz yerden lütfen alınız...
-Lütfen dikkat!.. Mevlit ilanı... Üstüaçık köyünden Zahmetoğullarından Rıfat Çöreksever'in ruhu için bugün akşam namazından sonra Üstüaçık köyü camiinde Kur'anı Kerim ve Mevlid-i Şerif okunacaktır. Din kardeşlerimize duyurulur. Eşi Zeliha, oğulları Ahmet, Mehmet, Hasan, Ali Çörekesever, damatları Dursun Ördek, Ömer Çayır.
-Lütfen dikkat!.. Ölüm ilanı!.. İlçemiz Derekenarı Mahallesi Asmakabağı oğullarından Ersun Çömlek İkamet ettiği İstanbul'da Hakk'ın Rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi, bugün öğleyin İstanbul Beyazıt Camiindeki kılınacak cenaze namazı sonrasında Zincirlikuyu mezarlığında toprağa verilecektir. Din kardeşlerimize duyurulur. Eşi Huriye Çömlek... Evlatları Ender, Önder, Çağlar, Birgül Çömlek. Kardeşi Yusuf ve Ahmet Çömlek. Torunları, Uysal, Rezzan, Kasım ve Tarkan Çömlek.
-Lütfen dikkat!.. DEKSAK Elektrik İşletmesi Şefliğinden!.. Mayıs ayı elektrik faturalarının bugün son günüdür. Abonelerimizin bugün saat 17'ye kadar borçlarını ödemeleri, ödenmeyen faturalar için ceza uygulanacağı önemle ilanen duyurulur.
-Lütfen dikkat!.. Vergi Dairesi Müdürlüğünden!.. Emlak Vergisinin bugün son ödeme günüdür. Mükelleflere ilanen duyurulur.
-Kent merkezinde bir adet nüfus kimlik kartı bulunmuştur. Kaybedenlerin Zabıta Müdürlüğüne başvurmaları ilan olunur. (Aslında yitiren belli. Adını söyleyerek gelip almasını duyur.)
-Lütfen dikkat!..
-Lütfen dikkat!..
Kendi halinde yaşayan, işini-gücünü, haddini, ne yapacağını bilen bir yurttaşın yakınması üzerine bu satırları yazıyorum.
Yurttaşımız, hoparlörle yapılan kimi gereksiz/anlamsız sesli duyurulardan şikâyet eden, yakınan çok kişinin bulunduğunu da belirtiyor.
Ben de bu tür -uyarı- duyurularından öteden beri yakınırım.
Belediye kent trafiğini, taşıtların park sorunun çözememişse yaya kaldırımına, işyerleri önüne park yapar tabii ki...
Bunun çözümü, hoparlörle o taşıt sürücüsüne "lütfen taşıtınızı park ettiğiniz yerden alınız" uyarısı yapıp; tüm kent insanının rahatsız edilmesiyle o kent belediyesinin varlığı tartışılır. Yani, o kentte belediye yok anlamına gelir.
Siyaseten düşünülürse, kentin bu tür düzenlemelerinden sorumlu belediye yönetimi; usulsüzlük yapan sürücülere seçildiği dört görev yılı boyunca; "lütfen, rica" tarzında yaklaşımda bulunuyorsa; "Yurttaşı üzmeyeyim. Koltuk çok hoş... Başkanlık koltuğundan olmayayım" korkusu bir yana, görev ihmali yaptığı da acı bir gerçek değil de ne?
Yurttaş, -Allah Rahmet eylesin- yakını için köy camiinde gece mevlit okutacak, bunu köy camii hoparlöründen değil de; belediyenin tüm köylere seslenen hoparlörü ile duyurmanın hangi mantıkla bağdaştığını açıklamak da; belediyeyi yönetenlere düşer elbet.
Hele öyle bir gülünçlük ki... İstanbul'da, Ankara'da, Adana'da, Bursa'da Rahmet-i Rahman'a kavuşanlar için dağa/taşa-köylere ölüm ilanı yapıp, Müslüman kardeşlerimizin aynı gün cenaze törenine çağrılması.
"Büyükşehir Belediyeleri" sırf imar, su kanalizasyon yönetimiyle değil; kent insanının sosyal, kültürel, sanatsal yaşamı ile de düzenlemeler yapma sorumluluğu var.
Hele de gürültü kirliliği yaratan anlamsız/gereksiz -ihtilal olmuş gibi bir ses tonuyla-hoparlörle ölüm, mevlit vb. duyurular yapmak.