Geçen haftayı bomboş bir orta alanla mağlup kapatan Trabzonspor, Sivasspor maçına daha derli toplu, önceki maçına nazaran ilk devre takım birlikteliğini daha üst seviyede tutarak başladı. Daha ilk dakikalarda Sivasspor’un kaçırdığı bir gol vardı ki o da Trabzonspor’un şanssıydı.
Olcay Şahan ile Trabzonspor 1- 0 üstünlüğü yakalarken bir nebze taraftarıyla birleşti. Maça ağırlığını koymanın ötesinde sahanın her yerinde kazanma arzusunu rakibe hissettiren takım Trabzonspor’du.
Maçın kaderini belirleyecek olan da orta saha futbolcularının direnciydi. 27. dakikada durum 3-0, artık sahada maçı yönlendiren, rakibe kendi oyununu kabul ettiren, tam anlamıyla olmasa da sağdan ve soldan akın akın gelen, sahanın her yerinde baskı kuran, kurduğu baskıyla da pozisyon üreten, üretmekte de zorlanmayan bir Trabzonspor vardı.
Sahada ne yaptığını bilen, ilk yarıda istediğini alan takım olarak soyunma odasına gidecekken son dakikada Sivasspor, golü bularak adı futbol biraz ümitlense de ikinci yarıda da risk alarak Trabzonspor kalesinde fazla görünse de, işte o anda Kucka, Yusuf’un yerine oyuna dahil olunca kararı beğenmeyen sporseverler olsa da bence yerinde bir karardı. Fakat 61. dakikada oyunun ritmini arttıran takım Sivasspor görülürken 63. dakikada oyunu motive olmuş, sahada en iyi mücadeleyi veren Rodallega’yı oyundan alınması Burak’ın oyuna dahil edilmesi bence doğru bir karar değildi. Sakatlıktan yeni çıkmış bir Burak, rakip defansı fazla rahatsız edemeyince, Sivasspor müdafaası oyuna çıkınca, Sivasspor için bir avantajdı. İkinci yarı birinci devrenin aynısı değildi. İki ayrı devreli bir maçtı. Her şeye rağmen kazanmasını bildik. Trabzonspor 3 puanla hasret giderdi.