Haya tarihini şöyle bir hafızamızdan geçirdiğimizde adresi belli bir yer belirir zihnimizde. Karşımızda asılı duran rezillikler listesinin başında hep Avrupa’yı görürüz.
Oralar Kazıklı Voyvodalar üretmiş, engizisyon rezaleti yaşamış ve yaşatmış bir coğrafya. Bugün dünyada uyuşturucunun da fuhşun da merkezi Avrupa.
Hollanda da açık açık her melaneti kullanmak mümkün. Gelişmişlik düzeyleri iyi olmasa saydığımız rezaletlerin on katı da yaşanır oralarda.
Komşuluk bilmeyen, ikram bilmeyen kerem mi bilecek!
İnsanların inancından dolayı soykırıma uğradığı ana istasyon hep Avrupa olmuştur.
Avrupa aslında bir Yunan tanrısıdır.
Anlamına baktığımızda şu bilgiler karşımıza çıkar:
Avrupa, Sami dillerde Erep (yahut Irib), güneşin battığı taraf anlamına gelir. Fenikelilerden Yunanlara geçen bu ad, Yunancada Europa olmuş ve Ege Denizi'ne göre batıda bulunan ülkelere bu ad verilmiştir. Ayrıca mitolojide Finike kralı Agenar ile Telepassa'nın kızının adıdır.
Yani Avrupa kökü karışık neidüğü belli olmayan yerdir aslında.
Hitler oradan çıkmadı mı?
Kavgam kitabında her şeyi anlatmamış mı Adolf Hitler.
Faşist İtalyan Mussolini yaptıklarıyla dün gibi aklımızda.
Franco İspanya’da neler yapmıştı hepsi biliniyor.
Gerçek Avrupa bu canilerin genlerinden geliyor.
Türklerden izzet, şeref, haysiyet öğrenmiş bu modern barbarlar açık söylemek gerekirse bize bir şey öğretecek evsafta insanlar değil.
Bizim gelişmemizi, ayaklarımızın üstünde durmamızı istemiyorlar çünkü güçlü olursak onları insanlığa zorlarız tarihte yaptığımız gibi.
Açık konuşmak gerekir. Ticaret benim de çıkarlarım varsa yapılır. Al ver hesabı. Daha başka kültürmüş, fikirmiş canı cehenneme demek gerekir. Yazarları, bilim insanları bir şey yaptıysa onlara lafımız yok. Zira bilim insanlığın ortak malıdır.