“Ben Trabzonsporla para konuşmam?”
Birde konuşsaydınız hocam!
Trabzonspor sizin için daha ne yapacaktı?
Sezon başı, oyun ve sonuç olarak çakıldınız, bundan dolayı bu kadar tepki ve eleştiri almanıza rağmen, yönetim kurulu eğilmeden bükülmeden, arkanızda kapı gibi durdular.
Hadiyin bunları geçtik.
Teknik adam olarak, zar zor takım buluyordunuz.
Neredeyse liglerde teknik adam olarak esamereniz okunmuyordu.
Bunlara rağmen, hiçbir sakınca görmeden Trabzonspor gibi bir markayı size teslim ettiler.
Üstelik, Trabzon’da bu kadar üst düzey teknik adam varken.
Bunlar kısa ve öz dile getirdiklerim.
“Trabzonsporla ben para konuşmam” kusura bakmada hocam, bana bu çok ucuz bir söylem geliyor.
Soruyorum, aldığınız rakam küçümsenecek bir rakam mı?
Ha diyeceksiniz ki, ligdeki teknik adamlarla, benim aldığımı kıyasladığınız zaman kantar çok eksik tartıyor.
Onada cevabım şu olur.
Siz o kantara çıkacak, henüz o kıvamı ve bekraundu yakalamadınız.
Yakalayın o kantar sizede hakkını fazlasıyla teslim eder.
Futbolculuğunda teslim ettiği gibi.
Sonra kimler almadıki? Trabzonspor’dan giden, terketen bile 5 milyondan aşağıya para almıyor.
Mübarek kulübün maşallahı var, adeta hacı babanın tekkesi gibi çalışıyor!
SKORBORD ÖNEMLİ
Genç ve dinamik bir yönetim kurulu oluşmuş.
İnşallah birlik ve bütünlüklerinde sıkıntı yaşamazlar.
Birde tabi ki, saha sonuçlarında.
Kimse kasada ve masada ne vara bakmıyor?
Herkesin gözü maç sonunda skorbordda yazan sonuca bakıyor.
O nedenle her şeyden önce saha sonuçları önemli.
Ben bu yönetim kurulunun yukarda yazdığım unsurların yerine gelmesi halinde Trabzonspor için uzun soluklu görev yapacaklarına inananlardanım.
Unutuyordum, bazı yöneticilerin fren balatalarını kontrol ettirmekte fayda oluğunu düşünüyorum.
Frenleri her an patlamak üzre!
EKSİK OLAN NE?
Neymiş efnedim? İstanbuldan Asbaşkan olmamızmış?
Neden olmazmış?
İstanbul çok ırak olduğundan olmazmış.
Ahan oldu.
İyi de oldu.
Aksayan ve eksik olan bir şeymi var?
Mutlaka cevabı, yoktur olacak.
Önemli olan burada ön yargılı değil, samimi olmaktır.
Amaç üzümü yemek olmalıdır.
NEYE GÖRE GENÇ?
Hani bizde yönetici olmak isteyenlere sürekli ‘gençsin senin sırana daha var’ diye derlerya..
Her nedense bu söz moda olmuş, camianın büyükleri nezdinde.
Sen daha gençsin ifadesini neden, niye derler kimse bir türlü anlamdıramaz?
Hep bakıyoruz, genç dedikleri adam, en az elli yaşına yakındır.
Onlara göre genç neye göreyse, ne anlamdaysa?
Haliyle mevcut yönetim içinde, seçildiklerinden beri aynı söylemleri yapmaktalar “asbaşkan genç, ekip de genç” diye…
Asbaşkan Mehmet Yiğit Alp’in yaşını tam bilmiyorum ama, öyle zannediyorum kırkın üzerindedir.
Genç ekip dediklerinin çoğu elli yaş üstü, bir kaçı elliye yakındır.
Merakımdır bu yaşta yönetici olunmayacakta ne zaman olunması gerekiyor?
Ne zaman ve hangi yaşta yönetici olunmalıdırın şifrelerini versinlerde, yönetici olmak isteyenler damdan düşenlerin durumuna düşmeseler!
YETERKİ KARAMAN HATA YAPMASIN
Herkesin merakı Trabzonspor’un nasıl bir sonuç alacağıdır?
Öncelikle ben şunu söyleyeyim, ben çok umutluyum.
Çünkü son haftalarda iki takımın oyuncuların ortaya koyduğu performanslara bakınca Trabzonspor’u daha önde görüyorum.
Yine en önemlisi, Bordo-Mavili oyuncular istekli ve arzulu oynuyorlar.
Hakemin son düdüğüne kadar maça asılıyorlar.
Bu arada Abdulkadir ve Yusuf faktörüde çok önemli.
İki oyuncu, kendilerinden beklenenleri sahaya yansıttıklarında, Trabzonspor maçın favorisi olur.
Sosa’yı ayrı bir tarafa koyuyorum.
Kaptanlık pazubandını taktığından beri, tam bir lider oyuncu gibi oynuyor.
Bunlar Trabzonspor artıları.
Tek korkum Ünal Karaman’dır.
Kadro seçimi, oyuna hamleleri ve oyuncu değişikliklerinde inşallah hata yapmaz diyorum.