“Ya ben İstanbul’u alırım, ya İstanbul beni.”
Doğu Roma’ya sahip olup, Batı Roma’ya yürüyecekti.
“Benim planlarıma hizmet edecek çok şey biliyorum ve genç, zengin, talihi yaver biri olarak hem Sezar’ı hem İskender’i hem Serhas’ı geride bırakmak emelindeyim.” derken gözleri parlıyordu.
Kadim tarihi bilen, edebiyat ile ilgilenen, 8 lisana hâkim, belirlediği siyaseti muhakkak uygulayan, analiz yapan, strateji üreten büyük komutan. Bilgisini, becerisini, siyasetini, matematiğini, mühendisliğini, gecesini gündüzünü İstanbul’a adamıştı Sultan. İstanbul’u aldığı gün ulemanın fetvasına net konuşmuştu: “Konstantiniyye’yi kendi kılıcımla alıb-dururın. Kimsenüzden himmet ve inayet olmamıştır.”
Batı Roma’ya yürümeden önce kurduğu stratejisini devam ettirmeliydi.
“Sırrıma sakalımın bir tek telinin vâkıf olduğunu bilsem, onu yolar atarım.” diyen büyük Türk, önce Amasya sonra Bartın limanını Osmanlı topraklarına katacaktı. Satranç henüz bitmemişti ve Komnenosları ortadan kaldırarak, Trabzon’u alarak fethi tamamlayacaktı. Şah-mat.
Biz Trabzonlular her yıl tarihçilere göre tarih tartışılsa da 15 Ağustos günü etkinlikler düzenlenir. Bu yıl da gelenek bozulmayarak düzenlendi. Sokak açılışına bile dev platformlar kurulurken, Trabzon’un Fatih Sultan Mehmet tarafından fetih edilişi, merdiven altında, 30- 40 kişiyle mehter takımının birkaç marşıyla süslendi. Siyasetçiler fotoğraflarla sosyal medyayı şenlendirdi. Trabzon Valimiz bile bu işe şaşırdı, sitem etti. Gökten 3 elma düştü ama kimsenin kafasına düşmedi.
MUHALEFET
Ortahisar Belediye Meclisi CHP Üyesi Cüneyt Zorlu; sosyal medya ve basın üzerinden anlatıyor,
Ortahisar Belediye Meclis CHP üyesi Oktay Söğüt; yazılı medyadan ve sosyal medya üzerinden iletiyor,
Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Bağımsız Üyesi Davut Çakıroğlu; yazılı medyaya beyanat veriyor, sosyal medya üzerinden adres belirtiyor,
Trabzon Valiliği eski Özel Kalem Müdürlerinden Hasan Kanber; bilgi ve tecrübesini kullanarak hem yazıyor hem kurumlara dilekçelerle ulaşıyor.
Trabzon muhalefetinde Cumhuriyet Halk Partisi ve İYİ Parti seçilmiş birer milletvekili ile temsil ediliyor.
Lakin konuşan, soran, araştıran yok!
İktidar ve muhalefet milletvekilleri elbette birbirleriyle diyaloglar içinde olurlar. Trabzonlunun önünde yan yana gelmeseler de kulislerde, özel toplantılarda birbirleriyle şakalaşırlar.
Benim anlamadığım, varsa ciddi iddialar özellikle muhalefet milletvekilleri bu iddiaları sorar veya milletin kürsüsüne taşırlar.
Ellam sayın muhalefet milletvekilleri yazılanları okumadılar, söylenenleri duymadılar. Yazı vesile olsun. Belki muhalefet milletvekili danışmanları yazıcıdan çıktı alıp önlerine koyarlar.
PASEDİON’A İLETİ!
Hatay maçından sonra Abdullah Avcı’dan istifa istemedi ama maç sonu konuşmasından utandığını dile getirdi. Daha önce de yazmıştım. Pasedion ne kadar Abdullah hocaya takıksa, Abdullah hoca da Pasedion’a takık. Hoca yazdırdı haneye 3 puan daha. Bu ikilinin 90 dakikası bitmez, benden demesi.