Takım içerisinde inanılmaz bir sevgisizlik ve disiplinsizlik var.
Birçok oyuncu takım bütünlüğünün dışında oynamaya çalışıyor.
İlk yarıda kaleye gidemedi, ikinci yarı rakip geriye çekilince bir kaç pozisyon yakaladı.
Kazandığı penaltı da penaltı değildi.
Başakşehir pas oyunu oynamaya çalıştığı süre içinde Trabzonspor’un maalesef agresifliği olmadı.
Sadece top ayağında olan oyuncu aksiyon yapmaya çalışıyor, diğer oyuncular bekliyor.
Dolayısıyla takımın durumu hiç açıcı değil.
Bu sorunu çözecek olan dışarıdaki bizler değil içeridekiler..
İçerideki soruların da tamamına hakim olduğumuzu bildiğimizi sanmıyorum.
İçeride çok ciddi sorunlar olabilir.
Trabzonspor takımı rakibi baskı altına alamayacak takım değil.
Sadece topu alan oyuncu bireysel bir şeyler yapmaya çalışıyor.
Gün geçtikçe bu güvensizliğin sahaya daha çok etki edeceğini düşünüyorum.
Puan olarak yukarıdan koptu, bu çok ciddi bir fark. Kötü günler bizi bekliyor.
Beni düşündüren en önemli olay;
Taraftar herkese tepki gösteriyor da asıl sorumlu yöneticilere sessiz kalması çok ilginç!
İçeride olanların bu sorunları çözeceğini düşünmüyorum.
Bu sorunların yaşanacağı belliydi.
Yönetimsel sorunlar sahanın içerisine fazla yansımış.
Oyunculara değerinin üzerinde ödemeler kulübü bu noktaya getirdi.
Trabzonspor’un ruhunu yakalaması gerekiyor.
İçeride özden kimse olmazsa bu son kaçınılmaz olur.
Dışarıdan gelenler bu takımı anlayamaz.
Yazık oluyor!
İki yılda harcanan paralarla Trabzonspor’un 50 yılını kurtarabilirdik ama maalesef çok geç artık.
Ortada enkaz var.
Şehrin inanılmaz sessizliği var, bu da ha çok tehlikeli.
Eskiden 2-3 yenilgide bedel ödenirdi.
Oyuncu, yönetim, hoca ciddi manada kendine çeki düzen verirdi.
Bu duyguyu bütün camia kaybetti.
Takımda olan duygusuzluk şehirde var.
Asıl tehlike bu sessizlik!
Bu işi çözecekler bu kulübü ancak projelerle kurtarabilir.
Bu da bu işi bilenlerle yapılabilir.