Cumhurbaşkanlığı seçimlerine farklı bakış..
10 ve 24 Ağustos tarihinde yapılacak iki turlu seçimde, Cumhurbaşkanı ilk kez halk tarafından seçilecek.
Mevcut Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yeniden aday olacak mı?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan adaylık noktasında kararlı mı?
Muhalefetin adayı kim olacak, ortak bir isim noktasında anlaşma yapacaklar mı?
Recep Tayyip Erdoğan Köşk’e aday olursa partinin başına kim geçer? Başbakan kim olur?
Bu ve buna benzer soruların cevabı büyük ihtimalle önümüzdeki günlerde netlik kazanacak.
Şu süreçte herkesin kafası karışık. Seçimler öncesi kulislerde her gün yeni iddialar ve isimler ortaya atılıyor..
Neresinden baksanız sağlıklı ve net bir ifade yok. Tahminler üzerine çizilen senaryolar ise evlere şenlik..
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kilit isim hiç kuşku yok ki Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olacak.
Erdoğan’ın alacağı kararlar ve takınacağı tavır Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin kaderini belirleyecek.
Yerel seçimlerden güçlenerek çıkan Başbakan Erdoğan’ın adaylığını açıkladığında rakip kim olursa olsun kazanacağını artık ona muhalefet edenlerde biliyor.
Fakat Başbakan Erdoğan bu süreçte kenara çekilebilecek bir isim değil.
Üstelik, son dönemde ortaya çıkan kavgada asıl hedef partisinin yanı sıra kendisi,ailesi.. Erdoğan adeta bir gizli savaşa dönüşen bu ortamda siyasetin kendi kontrolü dışında yol almasına izin vermez.
Bu tespit önemli..
Asıl sorun burada muhalefetin izleyeceği yol ne olacak?
Muhalefetin aday belirleme noktasında ciddi sıkıntı yaşayacağı aşikar.
Hem CHP cephesinde hem MHP cephesinde üzerinde uzlaşılmış bir isim yok.
CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal ile görüştüm. Kendisinin adaylık noktasında beklentisi olduğunu gözlemledim.
Fakat henüz net bir teklif yok.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi muhalefet yine bildik o dağınık görüntü içinde..
Bu da iktidarın elini her alanda güçlü kılıyor.
Cumhurbaşkanlığı için gerçekleşen anketin ise iki ayağı var.
Halk Başbakan Erdoğan’a Cumhurbaşkanı adayı ol diyecek ama kendi parti tabanı “Hem siz Köşk’ü hak ettiniz, hem de siz olmadan bu gemi yürümez” diyerek başkanlık sistemini ortaya atarak bir çıkış yolu arayacak.