ÇAY VE ATATÜRK
Hamidiye zırhlısından alıp karaya ulaştırmaya çalışan motor denizin dalgasında başarısız olunca, 20 yaşındaki Hakkı Şentürk, dayanamaz ve öne atılır. Denize koşup Atatürk’ü sırtına alarak karaya çıkarmak ister. Atatürk, “Bırakın ayaklarım memleketimin sularında ıslansın” diyerek geri çevirir.
17 Eylül 1924 günü, Atatürk’ün eşi Latife Hanım ve beraberindeki heyet Rize’yi ziyaret eder.
Rizeli Mataracı Mehmet Efendi’nin kurtuluş mücadelesinden anıları vardır. Atatürk “Yarın cepheye gitsek kaç kişiyiz?” diye sorar, Mataracı “Bi tufeğum, bi da ben senun emrundeyiz Paşam” der. Atatürk ziyaretinde Mataracı Rusya’dan aldığı kalpağını Atatürk’e hediye eder. Atatürk, İstanbul’a dönünce kalpakla çektirdiği fotoğrafı imzalayarak o günün anısına Mehmet Efendi’ye gönderir. Bu fotoğraf halen Rize’de Atatürk Müzesi’ne dönüştürülen Mataracı Mehmet Efendi’nin evinde sergilenmektedir.
Rizeliler, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder M. Kemal Atatük’e hemşehrilik teklifinde bulunur. Atatürk, bu teklifi 20 Nisan 1923’te Rize Livası İdare Meclisi üyelerinden Hüseyin Bey ile arkadaşlarına gönderdiği bir yazıyla kabul ettiğini bildirir. Atatürk 1923’te Rizeli olur. Olay Türkiye Cumhuriyeti’nde büyük yankı uyandırır.
TBMM’ye, üç milletvekili tarafından hazırlanan ve Rize Milletvekili Osman Özgen tarafından da desteklenen, Atatürk'ün ekarte edilmesine yönelik bir önerge verilir. Rize halkı olaya büyük tepki gösterir ve çektikleri bir protesto telgrafı ile olayı kınarlar. Bu önergeye göre milletvekili olabilmek için, bir ilde beş yıldan fazla devamlı oturmak ve doğum yeri o günkü Türkiye sınırları içinde olmak gerekiyordu. Bu önerge doğrudan doğruya Atatürk'ün milletvekilliğinden düşürülmesini hedeflemekteydi. Atatürk, 2 Aralık 1922 tarihinde Mecliste görüşülen tasarıya karşı kendi ve halkın tepkisini özetle şöyle dile getiriyordu: Doğum yerim bugünkü sınırlarımız dışında ise bunda benim hiçbir suçum yoktur. Ben burada yalnız bir seçim bölgesinin, Rize'nin bana çektiği bir telgrafı olduğu gibi sunmakla yetineceğim: Size ve sizinle birlikte çalışan değerli arkadaşlarınıza karşı sancağımız adına söz söyleyen ve aykırı görüş besleyen ve bizce hiçbir değeri ve önemi olmayan milletvekillerini kınarız. O'nun sancağımızı temsil etmek hakkı da kalmamıştır. Şu zamanda, yurt hainlerinin bile katılamayacağı muhalifliği ve karıştırıcılığı bize öğütleyen Milletvekili Beyin, görüşünü benimseyecek bir tek kişinin bile sancağımızda bulunmadığını kıvranarak saygılarımızla bilgilerinize sunarız.
Rizelilerin hemşehrisi M. Kemal Atatürk, Rize ile olan ilişkisini daha sonraki yıllarda da sürdürerek milli günler ve önemli hadiselerde kutlama mesajları gönderir.
Rize Belediye Başkan’ı, Atatürk’ü sağa sola taşımakla meşgul. Tarih orada duruyor.
Çay içmem kampanyası boş, yazımı yazarken çayımı yudumladım. Rizeli çay çiftçisinin ve emekçisinin eline sağlık.