ÇAĞIRIN NECATİ HOCAYI!


Önceki Akşam Fenerbahçe Ankara’da  Gençlerbirliği’ne mağlup olunca, Gaziantep galibiyetiyle aradaki puan farkının 7’ye  ineceğini düşünüp, değil lig  dördüncülüğü..
“Fener’i geçip üçüncü bile olabiliriz” diyenler de az değildi..
İtiraf edeyim,  bu ihtimal benim de aklımdan geçmedi değil..

***

İlk 11’ler açıklandığı zaman gördük ki Ersun Yanal “Kazanan takım bozulmaz” mantığıyla Mersin’de 5 atan oyuncuları sürmüş sahaya..
Sürmüştü ama,  o oyuncuların çoğu, başta Fatih, Sefa ve Salih olmak üzere ne yaptıklarını bilmiyorlardı ki!
Diyeceksiniz ki Erkan Zengin’e bişe demedin.
Demez olur muyum..
Lakin onu satır arasına sıkıştıramam, ayrı bir paragraf açmam lazım..

***

Formayı ilk giydiğinde iki asistle iki gol attırınca yere göğe sığdıramadık Erkan Zengin’i..
Ancak aradan geçen o kadar zaman ve oynanan onca maça rağmen  başka da bir hikmetini göremedik.
Çekiliyor sola  bekliyor. Top gelirse, al ver, ya da bir orta yap..
Başka..
Ne başkası..
Riske girmek,  adam eksiltmek, pozisyonu zorlamak, oyuna ağırlığını koymak  yok.
Ne var..
Etliye sütlüye karışmamak istemediğin kadar!
Be güzel kardeşim,  bu kadarcık mıydı bütün hünerin?
Boş yere mi girildi o kadar sıkıntı ve masrafa..
Ya da  kestirmeden sorayım:
Ne zaman oynayacaksın?

***

Seyirci baskısının olmadığı..
Taraftarının bile yalnız bıraktığı..
5 haftadır kazanamayan..
4 haftadır gol  dahi atamayan Gaziantepspor karşısında tek bir gol pozisyonu bulamadan maçı tamamlayan Trabzonspor’u biz dün akşam tanıyamadık..
Bir haftada bu kadar düşüşe de anlam veremedik.
Demek ki Mehmet Ekici’nin ya da Cardozo’nun gol atamadığı her maçta bu ıstırabı çekeceğiz..
Neyse ki ligin bitimine fazla kalmadı!