En azından berabere bitse kimsenin üzülmeyeceği böyle bir maçı uzatma dakikalarında yenilen golle kaybetmek, başta stadyumdaki 40 bin taraftar olmak üzere tüm Trabzon’un moralini fena bozdu.
Hem de şampiyonluğa oynadığı için yarım puanın bile değerli olduğu Beşiktaş’ın teknik Direktörü Şenol Güneş bile 3-3’lük skoru korumak için sahaya defansif orta saha Necip ile stoper Mitroviç’i soktuktan sonra..
***
Trabzonspor maça gereksiz bir telaşla başladı.
Belki de aşırı motivasyondan bir türlü beklenen futbolunu sergileyemedi.
Hele henüz 5. dakikada bir de yenik duruma düşünce hepten bocaladı.
13’üncü dakikada soldan altı pasa kadar sızan Babel tam şutu çekecekken Durica son anda dokunmazsa maç o anda kopacak.
Ancak Okay’ın 25.dakikada attığı şık gol sahadaki tabloyu tamamen değiştirdi. Bu dakikadan sonra bocalayan Beşiktaş oldu.
***
İkinci yarıyı ise hiç sormayın. 2 gol atmışsın, 3-2 öne geçmişsin ,olmayan bir Faulden Talisca beraberliği sağlamış ve maç olmuş 3-3.
Elbette atmayı da düşüneceksin ama en azından tedbirli oynayıp maçı bu skora bağlayacaksın.
Zira isterse galibiyete 10, beraberliği yarım puan versinler , yenilmemek ,yenilmemektir.
Üstelik de böyle bir maçta ve lig lideri karşısında..
Ancak defansın hava topuna Atiba kagfayı vurup da meşin yuvarlak kalemize yöneldiğininde ‘nasılsa Onur’un hamle alanında’ diye düşünüp rahatladık ancak gitti filelerimizle buluştu.
Hepimizin de yüzü buruştu.
Kafalar oldu sepet gibi.
***
Şimdi neye yanarsın.
Atılan 3 gole mi?
O kadar emeğe mi?
Yoksa çoluk çocuk o kadar insanın stadyumdan üzgün ayrılmasına mı ?
***
Ancak futbol böyle bir şey..
Lakin o kadar yıl oldu ama, Trabzonspor’un yenilgilerine hiç alışamadı ki..
Ne diyelim.
Çocukların canları sağolsun.
***
Onazi ve Yusuf Yazıcı gibi top tutup maçı en azından berabere bitirebilecek oyuncuları dışarı alıp Aytaç ve Bero gibi pas özürlüleri sahaya süren..
Ve de Beşiktaş gibi araya top bırakan bir takım karşısında savunma derinliğini kontrol edebilecek Medjani yerine Uğur’u sahaya süren Ersun Hocamızı ‘da yarın eleştiririz.