Trabzon gibi bütün şehirlerimiz ülkemiz için aynı hassasiyettedir.
Aynı hassasiyeti taşırlar ve ülkemiz için aynı hassasiyeti gösterirler.
Çünkü biz bir bütünüz.
Çünkü bizim ayrımız gayrımımız asla olmaz, olamaz.
Çünkü güneyi, doğusu, batısı ve kuzeyi ile bütün bölgelerimiz hepimizindir, yani bizlerindir.
Çünkü biz hep birlikte Türkiye’yiz.
O nedenle mikro milliyetçilik yapıp, “Biz diğer şehirlerden daha çok ülkemize sahip çıkıyoruz demek” inanın işi başka boyutlara götürür!
Ne olur bunlardan hep birlikte kaçınalım.
Bu gün en çok birbirimize ihtiyacımızın olduğu gündür.
Bugün bir bütün olma günüdür. Bugün birlikte hareket etme günüdür.
Bugün ülkemize dış güçlerin yaptığı saldırılarılara karşı dik durma günüdür.
İYİ BİR İSİMLE UÇAR
Trbazon’un ilçelerinde çok çabuk gelişen bir ilçedir Akçaabat.
Gelişmeye de çok müsaittir.
Zaten köftesiyle ülke geneline ismini yazdırmıştır.
Dün gazetlerde Akçaabat Belediye Başkanı Şefik Türkmen’in açıklamalrını okdum.
Tünel geçit, teleferik ve Sera Gölü’nden bahsetmiş.
Ne yalan söyleyeyim, Türkmen’in açıklamalarını okurken kendi kendime, “Hayırdır, uyuyan dev uyandı mı” dedim. Demek zorunda kaldım!
Bu zamana değin Şefik Türkmen’in böylesine pek açıkmalamarını duymadık.
Kendi köşesine çekilmiş, sesi soluğu çıkmayan, zira sesi soluğu çıkmadığı için de pek gündeme gelmeyen bir belediyecilik örneği sergiliyordu.
Dolasıyla hata yapma şansı da az oluyordu.
En azından göz önünde değildi Şefik Türkmen.
Yerel seçimler yaklaşırken bunu neden dile getirdim?
Daha dinamikt, genç, bilgili ve ileriyi gören bir belediye başkanıyla başta Akçabat ve Akçabat çevresi uçar ve hiçbir ilçe tarafından tutulamaz.
Benden söylemesi. Siyasi partiler Akçaabat’a böyle bir belediye başkanı profili hazırlamalıdır.
KÖTÜ YÖNETİLİYOR
Beşikdüzü ilçemiz kötü yönetiliyor.
Bir Allah’ın kulu çıksın desinki, ‘olur mu doğru yönetiliyor.’
Diyemez ki.
Her şey ortada açıkca görünüyor.
Sel vuruyor, ayakta kalmaya çalışıyor.
Yel alıyor, yine ayakta kalmak için mücadele ediyor.
Kötü yönetilip, o güzelim ilçe yerle bir oluyor. Yine de ayakta durmak için mücadele ediyor.
Telefirik yapılmış!
Tamam yapıldı da ne oldu?
‘Kasabanın Şerifi’nin başı göğemi erddi.Beşikdüzü turist istilasınamı uğradı? Sahi ne oldu?
İşte kış geldi, Beşikdüzü’nden ne kervan geçer ne de teleferiğin üzerine kuş konar.
Milyonlarca yatırım, yaz sezonunda gelecek yerli ve Arap turisleri bekler. Vah güzelim Beşikdüzüm vah? Vah Karadeniz’in inci gibi güzel olan Beşükdüzüm vah? Kasabanın Şerifi’yle nereden nereye geldin?
BİR DELİ SAÇMASI
Trabzon’da oynan milli maçtan sonra bir deli kuyuya bir taş attı, atılan o taşı bin deli çıkarmaya uğraşıyor.
Mevzu, ay yıldızlı bayrağımıza saygı gösterilmemiş.
Mevzu, ayyıldız bayrağımız yerlere atılmış.
Açıkcası mevzu tam bir deli saçması.
Yahu kardeşim o delinin peşine neden takılırsınız?
O deliyi neden muhattap alırsınız.
Trabzon’un, Trabzonlunun ne olduğunu, bırakın ülkemizi, ülkemiz dışında bilmeyen mi var?
Hayret ediyorum nasıl oyuna geliyorsunuz!
Nasıl olur olmaz şeylere balıklama atlıyorsunuz.
KİM DUR DİYECEK?
Nereye el atsak elimizde kalıyor.
Nemi elimizde kalıyor?
Ne kalmıyor ki!
Yiyecekten, giyeceğe ve içeceğe kadar her şeye zam üstüne zam yapılıyor.
Hergün marketler ve bakkallarda etiketler değişiyor.
Sonu nereye varacak, kimse kestiremiyor. Hatta kimse önünü göremiyor.
Fırsatçılığı kimselere bırakmıyoruz. Öyle zannediyorum ki fırsatçılıkta bir başka ülke üstümüzde yoktur.
Serbest piyasa deniyor.Sizlerin serbest piyasası yerin dibine batsın.
İnsanların her geçen gün alım gücü bitme noktasına doğru gidiyor.
Yazık, günah ya. Birileri buna dur demeli.
Birileri piyasaları denetleyip fırsatçılık yapanlara gerekli cezaları vermeli.
Yoksa varya, vatandaş yakında ekmek alacak durumda bile olamayacak.
Müslüman ülkeyiz ya,harama asla el uzatmayız. Fırsatçılıktan asla faydalanmak istemeyiz! Yalan dolan ile işimiz asla olamaz.
Bunlara da inandık he?