Bugün tarihin aynı dönemlerinde yaşamış iki ayrı şahsiyetten ve yaşanan ironik bir çelişkiden bahsedeceğim. Bahsedeceğim ilk tarihsel kişilik Osman Batur.
Osman Batur 1899 yılında Altaylarda doğmuş bir Türk, asıl adı Osman İslamoğlu. “Batur” ona kahraman, cesur anlamında milletinin verdiği bir unvandır. 12 Şubat 1940’ta Sarıtogay’da Akit Hacı Camii’ne yapılan saldırıdan sonra Çinliler’e karşı yaklaşık on yıl sürecek savaşını başlattı ve tek başına silahını alarak dağa çıktı. Yaklaşık on yıl boyunca dünyanın en mazlum halkının yaşadığı Doğu Türkistan’da İslam ve Türklük için savaştı. On yıl boyunca etrafına toplanan Türklerle Çinlilere kök söktürdü. Yakalanıp 29 Nisan 1951 de idam edilene kadar Doğu Türkistan için savaştı.
Bahsedeceğim ikinci şahsiyet İskilipli Atıf hoca. Atıf hoca 1875 yılında Bayat’ın Toyhane Köyü’nde doğdu. 1902 yılında medrese eğitimini tamamladı. Teali İslam cemiyetinin başında Milli mücadeleye karşı mümkün olan her hainliği yaptı.
Yunan işgalini meşrulaştırmak ve karşı gelenleri din dışı ilan etmek, Anadolu’da milli mücadele aleyhine isyanlar çıkartmak, Mustafa Kemal ve arkadaşlarına eşkıya, cani, kudurmuş haydutlar gibi ifadeler kullanmak gibi pek çok ihanetin içinde bulundu.
Cumhuriyet kurulduktan sonra çıkarılan ve çıkarılmak istenen isyanlarda parmağı olduğu kanıtlandı. Şapka kanununa muhalefetten ve bu konuda yazdığı kitap nedeniyle yargılandı fakat şapka kanununa muhalefetten değil isyan propagandası yapan bir vatan haini olduğu için idam edildi.
Onunla birlikte şapka kanununa muhalefetten yargılanan din adamları beraat etmiştir. Çünkü o din adamları ihanet suçu işlememişlerdi. Bunların hepsi belgelerle sabitken bu haini aklamak isteyenlerin en büyük dayanağı Teali İslam denen İngilizlerin hizmetindeki derneğin yanlış işler yaptığını fakat İskilipli Atıf hocanın başkan olduğu halde bu ihanetin içinde olmadığını savunmaktadırlar. Ne kadar tuhaf ve insanları aptal yerine koyan bir iddia...
Bu haini aklamak isteyenlerin anlamadığı nokta şudur; eskiden kulaktan dolma uyduruk haberlerle yol almak mümkün oluyordu. Fakat günümüzde doğru bilgiye ulaşmak çok kolay. Artık yalan haberlerin kaynakları ve dayanakları kolayca sorgulanıyor. Atıf hoca ile ilgili bütün belgeler, şahitler ve Atıf Hocanın icraatları onun o zamanın “FETÖ”sü olduğunu kanıtlıyor. İskilipli Atıf milli mücadelenin başarısız olup İngiliz ve Yunanlıların kazanması için elinden geleni yapmış, fakat milli mücadele kazanılınca bir nevi “çevir kazı yanmasın” manevrası ile masum ve mazlum pozisyonu alarak el altından ihanetine devam etmiştir. Fakat zamanın iradesi zamanın FETÖ sünün cezasını uygun bir şekilde vermiştir.
Şimdilerde İslami hassasiyet gösterdiği izlenimi veren bir grup insan İskilipli Atıf Hocaya yapılanları zulüm olarak kabul edip mezarı başında anarak hayır duası ediyor ve onu cezalandıran iradeyi neredeyse nefretle kınıyorlar. Ne kadar ilginçtir ki İslami hassasiyeti çok yüksek bu insanlar gözümüzün önünde Müslüman kimliklerinden vazgeçmedikleri için işkence, tecavüz ve hatta soykırıma uğrayan Doğu Türkistan Türklerini yok kabul edip görmezden geliyorlar ve bu zulmü yapan Çin’e en ufak bir sitem dahi etmiyorlar.
İngiliz işbirlikçisi, Yunan tecavüzlerini savunan zamanının FETÖ’sü bir adama methiyeler diziyorlar ama daha yakın bir tarihte Çin’in bir camiye yaptığı baskını bardağı taşıran son damla olarak kabul edip silahıyla dağa çıkan Osman Batur gibi bir Türk savaşçısının adını bile anmıyorlar.
Madem İslami hassasiyetiniz bu kadar yüksek, madem bir şapka bile sizin İslami hassasiyetinizi bu denli harekete geçirebiliyor o halde neden ırzına geçilen doğu Türkistanlı Müslüman kadınları, kamplarda her türlü işkenceye uğrayan erkekleri, organları satılan Müslüman Türk çocuklarınızı din kardeşiniz olarak savunup tepkinizi göstermiyorsunuz?
Yoksa şapka sizin için din kardeşiniz bir kadının iffetinden, aynı peygambere aynı kitaba bağlı aynı Allaha aynı dille yalvaran din kardeşlerinize yapılan işkencelerden daha mı önemli?
Şapka takıp takmamak sizin İslami hassasiyetinizde Doğu Türkistanlı Müslüman Türklere yapılan zulümden daha önce mi geliyor? Oradaki Türklerin zulüm görme nedeninin Müslüman oldukları için olduğunu bilmiyormusunuz? Elbette biliyorsunuz. Bildiğiniz halde hiç önemsemiyorsunuz. Çünkü sizin meseleniz İslamı önemsemek, Müslümanı sahiplenmek değil. Sizin meseleniz her zamanki gibi ve her fırsatta Türkiye Cumhuriyetinin kurucu iradesi ile hesaplaşmak ve hesaplaşırken de küçük menfaatleriniz için İslam’ı kullanmak.
İslami değerler için bu kadar hassassanız sizlere tavsiyem İskilipli gibi zamanın FETÖ’cülerini yalan yanlış bilgilere dayanan uyduruk nedenlerle anıp kurucu değerlere sataşmak yerine Doğu Türkistan’da namaz kılmalarına bile izin verilmeyen işkence altında soykırım uygulanan Müslüman Türklere destek vermenizdir.
Fakat çok iyi biliyoruz ki maalesef sizin İslam coğrafyanızın sınırı Arap kültürünün bittiği yerde biter. Arap kültürünü benimsemeyen Doğu Türkistanlı Türkler size göre Müslüman bile sayılmaz, tıpkı Türkiye’de olduğu gibi...
Boş işlerle uğraşmayın, İslam’ı boş işlerinize alet etmeyin. İskilipli bir hainden ermiş çıkarmaya çalışacağınıza Osman Batur gibi bir Alperenin hatırasına sahip çıkın. Biraz samimi olun.