Biraz da gülelim..
Yaslanın arkanıza..
Sıkıldık ya.. Hayata biraz da neşe ile bakalım.
Gülümseyen Anlar
Adamın biri yeni ulaştığı otele kaydını yaptırır. Odasına girdiğinde masada bir bilgisayar görür ve karısına e- mail atmaya karar verir. Fakat yazdığı mesajı farkında olmadan yanlış bir adrese gönderir. Mail farklı bir yerde farklı adrese gider. Tam bu sırada kadın kocasının cenaze töreninden evine yeni dönmüştür. Bilgisayarındaki maili görür. Maili okuyunca yığılıp kalır. Odaya giren annesi, yerde yatan kızını ve ekrandaki mesajı görür.
Kime: Sevgili karıma
Konu:Yeni ulaştım.
Tarih : 4 Mart 2014
Benden haber aldığına şaşıracağından eminim. Burada bilgisayar var. Sevdiklerimize e-mail gönderebiliyoruz. Buraya ulaştım kaydımı yaptırdım. Senin de kayıtların hazır. Her şey yarın senin buraya geleceğini düşünülerek hazırlanmış. Seninle buluşmayı dört gözle bekliyorum. Umarım sorunsuz yolculuğun olur.
Not: Burası çok sıcak.
***
Bir ilkokulda çocuklar öğle yemeği için yemekhaneye inmiş, sıraya girmişlerdi. Masanın başında büyük bir elma yığını vardı. Müdür bir not yazıp elma sepetinin üstüne koymuştu.
-Sadece bir tane alın. Tanrı sizi gözlüyor.
Sırada biraz daha ilerleyince masanın diğer ucunda büyük bir çikolatalı çörek yığını vardı. Bir çocuk not yazmıştı.
-İstediğiniz kadar alın. Çünkü Tanrı elmaları gözlüyor.
***
Doktorlar Neyzen Tevfik’e kesin olarak içkiyi yasaklar. O günlerde Peyami Safa ziyaretine gider.
Odanın köşesinde büyük bir fıçı şarap görünce şaşırır tabii. Dayanamayıp sorar,
-Bu ne üstat, hani sen içmeyecektin? Neyzen Tevfik istifini bozmaz:
-Ne yaparsın oğul içmezsem kuvvetten düşüyorum.
-Peki içkinin ne faydası oluyor?
-Olmaz olur mu mesela bu fıçı buraya geldiğinde yerinden kaldıramıyordum. Ama şimdi tek elimle bile kaldırabiliyorum.
***
Sirkeci Garı’ndaki birahanede oturup demlenen Eşref’e, orada bulunanlardan biri,
-Üstadım o güzel hicivlerinizin çoğunda isim olmadığı için kime yazıldığını anlayamıyoruz, der.
-Hicivlerim numarasız gözlük gibidir. Her rezile uyacağı için isim belirtmiyorum.
***
Bir anaokulu öğretmeni, sınıfta çocuklar resim yaparken onları izliyordu. Gayretle resim çizen bir öğrencinin yanına gitti ve ne çizdiğini sordu. Kız yanıtladı,
- Tanrı’yı çiziyorum.
Öğretmen duraksadı ve sordu.
-Ama hiç kimse Tanrı’nın neye benzediğini bilmiyor.
Kız kafasını kaldırmadan yanıtladı:
-Biraz sonra görürsün.