Sayın, Hurma. Sizin göreviniz, Trabzonspor’da nedir? En önemli göreviniz faktör olarak, takımda huzuru sağlamak, sorunsuz bir ortam yaratmak. Siz, bir futbolcuyu, hem de takım kaptanını, kadro dışı bırakıyorsunuz. Göreviniz bu mu?
Sizi bu göreve kim getirdi: Tereddütsüz, Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu.
Herkesin fikri İbrahim Başkanın, aleyhine bir çizgi çizer. Ben, İbrahim Başkanı, beğenirim. Neden mi? Bu kadar muhalefete rağmen, Hurma işi ayrı, her konuda başarılı buluyorum. Çünkü profesyonel bir kulüpte, amatörce başkanlık yapmak, her yiğidin harcı değildir. Futbolcuyu, hata yapmasına, tecrüben varsa eğer izin vermeyeceksin. Yoksa eğer işte böyle olur. Yöneticilik diyorsan o başka. Onur gibi bir fotbolcuyu, hem de takım kaptanını kadrodan nasıl çıkarırsın? Şota, beğendiğim bir futbolcu ve Hoca. Nasıl oluyor da futbolcusunu tutmuyor. Sayın Hurma’yı destekleyerek istifayı gündeme getiriyor. Demek ki, baştan kokan bir balık efsanesi var, Trabzonspor da.
Artık Bordo-Mavi de bir değişim yaşanmalıdır. Kendi değerlerimiz, kıyıda, köşede kalmışlar; aksine, yabancılar göreve getiriyorlar. Eldeki güzide futbolcuları, ve de teknik adamlar unutuluyor, yapancılara görev veriliyor.
Trabzonspor'un Asbaşkanı Ali Kemal’de, sportif duygular kaybolmuş, herhalde siyaset duyguları sarmalamış. Neden Onur haksız ve ceza almalıdır duygusu onda da hakim olmuş. Böyle hallerde ortayı bulmak gerekmez mi? Başkan, tarafları çagırıp orta yolu iyi ki buldu. Böyle bir durumu bize çok büyük zarar verirdi. Bütün bu söylediklerimiz kulakta kalması şartıyla, huzur sağlayıcı bir ortam yaratıldığı için çok memnun olduğumu ifade etmek isterim.