BİNDİĞİMİZ DALI KESTİK!

Araklı Anadolu Öğretmen Lisesi 1. Mezuniyet programındayız. Anadolu Öğretmen Liseleri; onca başarılarına rağmen, benzerlerinin başına gelen bir sürü sıkıntılardan sonra 1989 Öğretim Yılı’nda eğitim faaliyetlerine başlayan çok başarılı okullarımızdı. 1848 yılında faaliyete başlayan bu okullarımız, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2014 tarihinde aldığı anlamsız ve yanlış bir kararla 165 yıllık geçmişine rağmen kapatılarak başka okullara dönüştürüldüler. Türkiye genelinde toplam 263 Anadolu Öğretmen Lisesi’nde on binlerce öğrenci “eğitilip, öğretilip” hayata yolcu ediliyorlardı. Bu gün bile devlet bürokrasisinde bu okullarımızın mezunlarının hatırı sayılır bir sayısının olduğunu söylemek mümkündür. Bu okullar geleneği ve ruhu olan okullardı. Muallim mektepleriyle başlayan, köy enstitüleriyle devam eden, öğretmen okullarıyla farklı anlamlandırılan ve sonra süreç içerisinde yok edilmeye çalışılan bu gelenek ve ruhu yaşatılamadı. Çünkü bu okullarda eğitim kalitesi yüksekti. Ülkemizde her doğru ve başarılı işin ardından; çeşitli kılıklarla karşımıza çıkan “etki ajanlarının” marifetiyle yapılan işler önce sekteye uğratılır, sonra Anadolu Öğretmen Liseleri ve benzerlerinde de olduğu gibi kapatılarak yok edilirler.

Programa katılan okulumuz mezunu, doktor, savcı, hâkim, pilot, profesör, doçent, öğretmen, polis, mühendis, kaymakam, savcı, hâkim ve onlarca meslek sahibi öğrencilerimin gözünden hatıralarının çok önemli olduğu okunuyordu. Bunca başarılarına rağmen bir anlam veremiyorlardı okullarının kapatılmasına! Hatta öyle ki, bu okulların kapatılmasının üzerinden beş yıl geçmiş olmasına rağmen, kendi imkânları ile bilişip bulaşarak, öğretmenleri ile işbirliği yaparak muhteşem bir buluşma programı düzenlemişler. Bu programa katılan herkes için söylüyorum ki, duygulanmamak ve de gurur duymamak elde değildi.

Öğrencelerimiz; Anadolu Öğretmen Lisesi’nde, ders gördüğü sınıflara, yatakhanelere, yemekhanelere, sessizce şarkılar söyledikleri yollarına, kitap okudukları kütüphaneye, gölgesinde oturdukları ağaçlara sinen ruhu arayıp duruyorlardı ama nafile! Anadolu Öğretmen Lisesi döneminde bu okulda görev yapan idareci ve öğretmen arkadaşlarımızın gayreti ile yerinde tutulan okul tabelası, koridorlara asılan başarı tabloları ve sportif başarılarda elde edilen fotoğraflardan başka anılarından ortada bir şey kalmamıştı!

Dünyanın en çok kitap okuyan okulu olma başarısında katkısı olan, dünün öğrencileri, bu günün yöneticileri olan öğrencilerimiz; ezbercilikten uzak; düşünmeye, soruşturmaya, doğruları ve gerçekleri akılcı yollardan araştırmaya özendirici; gözlem, deney, araştırma, inceleme ve tartışma gibi tekniklerin kullanıldığı okullarında hasret giderdiler. Çünkü birlikte yaşama, çalışma ve öğrenmenin temel alındığı; etkili ders çalışma yollarının öğretildiği; bireysel sorumluluk duygusunun pekiştirildiği; başarı/başarısızlıkların birlikte değerlendirildiği; toplumsal değer, tutum ve alışkanlıkların kazandırıldığı, kişilik eğitiminin yapıldığı bir eğitim anlayışı vardı bu okullarda.  Özellikle Araklı Anadolu Öğretmen Lisesi öğrencileri, ilçemiz, ilimiz ve ülkemizde kendilerine uygulanan yüksek dereceli eğitim anlayışı ve okuma kültürü projesi ile tanınan bilinen bir okulun öğrencileri olma sorumluluğunu her zaman en yüksek seviyede taşıyan insanlar olarak bilindiler.

Bu vesile ile bu okulların efsane Genel Müdürlerinden Sayın Celal Kuru ’ya, Sayın Aydin Özyar’a ve Genel Müdürlüğümüzün değerli bütün mensuplarına, Türkiye genelinde, Anadolu Öğretmen Liselerinde görev yapan bütün okul müdürü ve idareci arkadaşlarıma ve ayrıca Araklı Anadolu lisesinde 1996 yılından 2014 yılına kadar görev yapan bütün öğretmen, idareci personel ve öğrencilerime buradan en derin saygı ve sevgilerimi sunuyorum. İsmi hep başarılar ile anılacak, yetiştirdiği öğrencileri ile devlet ve milletine hizmet etmekten gurur duyacağımız, milli ve manevi değerlerimizin, Türk Töresinin ve İslam ahlakının öğretildiği ve yaşandığı bu okulların mezunlarına, mensuplarına ve her seviyedeki çalışanlarına selam olsun. Özellikle bu programın hazırlanmasında üstün gayretleri olan o dönem ki Müdür Yardımcımız Fatih Kul ve Beden Eğitimi Öğretmenimiz Halit Yakupoğlu’na, öğrencilerimizden Av. Selim Akçam’a, okul müdürlüğüm süresince bana her zaman katkı sağlayıp yardımcı olan idareci, arkadaşlarımdan programa katılabilen Hüseyin Yılmaz ile Nihat Sarıcaoğlu’na, gönülleri burada kendileri uzakta kalan Serdar Yurdabakan ve Aziz Basmazölmez ile görev süresi boyunca okul olarak bizlere her türlü desteği sağlayan dönemin İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Bayraktar’a, sosyal becerilerinden çokça yararlandığım Yasin Çakır ve okulumuzun ilk İngilizce öğretmeni olan Kudret Hüşan’a ve yurdun dört bir yanından koşup gelen çeşitli meslek guruplarından çok değerli öğrencilerime teşekkür ediyor, hepsinin gözlerinden öpüyorum.

Bindiği dalı kesen insanların sonunda acı duymaması mümkün değildir! Yazık olmuş, yıllara, emeklere, hatıralara…