Sezona, şampiyonluk hedefiyle başlayan, ancak hiç te gerçekçi olmayan bu hedefe uygun donanımı olmadığı için sonunda Avrupa Kupalarına katılmaya razı olan Trabzonspor, Ziraat Türkiye Kupasını Fenerbahçe’yi bu sezon üçüncü kez mağlup etme başarısı gösteren Akhisarspor’un kazanması üzerine bu hedefini de gerçekleştiremedi.
***
Başkaları ne der bilmem ama, bence bu sonuç Trabzonspor’un yararınadır.
Hatta çok iyi olmuştur.
Şöyle ki; eğer Trabzonspor Avrupa hedefini gerçekleştirmiş olsaydı, üç ön eleme maçı oynayacağı için sezonu çok erken açmak zorunda kalacaktı.
Kampa götüreceği futbolcuların çoğu alt yapıdan gelen gençler ve yeni sezonda düşünülmeyen isimlerden oluşacaktı.
Kadroya katmaya düşündüğü oyuncuların hemen hiç birisi ise bu kampta olmayacaktı.
Yabancıların önemli bir kısmı zaten kampa katılmayacaktı.
Sezon başladığında görülecekti ki, kampa katılanların çoğu değil forma giymek, belki de antrenman, hatta Trabzonspor’un kadrosunda bile bulunmayacaktı.
Yani boş yere hem zaman hem de para harcanacak, ancak bunun yeni sezona yansıması hem bu yönden, hem de çok erken açılan sezonun getirdiği bıkkınlık yüzünden kesinlikle olumsuz olacaktı.
Ayrıca Bordo-Mavili kurmaylara yeni sezon planlaması için gereken zaman azalacak, bu yöndeki aksi söylemlere rağmen geçtiğimiz yılların en büyük sorunu olan acelecilik ister istemez devreye girecekti.
Acele işe de şeytan değilse de yanlışların katılması kaçınılmaz olduğuna göre, ister istemez sonradan pişmanlık yaratacak beklenmeyen hatalar yapılacaktı.
***
Şimdi ise daha geniş bir zamanda, daha sağlıklı olarak, “Kimler kalacak, kimler gidecek, gidenlerle en az zararla ya da , en çok karla yollar nasıl ayrılacak, hangi oyuncular alınacak?” gibi işler daha sağlıklı bir şekilde planlanır..
Bu yüzden “Eyvah ‘Son hedef te elden kaçtı” gibi yakınmak yerine, kazanılan zamanı iyi değerlendirmek gerekir..
Bu arada Trabzonspor elbette Avrupa’da olmalı..
Ancak bu şekilde ve böyle bir ortamda değil..
Hem de “Kumpas Şampiyonu!” Fenerbahçe’nin katkısıyla hiç değil..
