Trabzonspor Karagümrük karşısında ortaya koyduğu futbol ve aldığı beraberlikle yine beklentileri boşa çıkardı. Rakip kim olursa olsun hiç fark etmiyor. 

Bordo-Mavili ekibin futbolunda bir değişiklik olmuyor. 

Son olarak Karagümrük karşısında da Trabzonspor o bildiğimiz etkisiz futbolunu ortaya koydu. Bir kere Bordo-Mavili ekip çok yavaş oluyor. 

Böylelikle rakip takımlar çok kolay bir şekilde önlem alabiliyor ve Bordo-Mavili takıma pozisyon vermiyorlar. Hücum bölgesinde gerektiği kadar futbolcular çoğalamıyor. Forvet oyuncuları ceza sahası içerisinde neredeyse tek başlarına bırakılıyor. Pas tercihlerinde çok yanlış yapılıyor. Futbolcuların güçsüzlükleri çok açıkça gözüküyor. Futbolcuların neredeyse topa vuracakları halleri yok gibi. Koskoca Trabzonspor’un Karagümrük maçında kaleyi bulan bir şutunun olmaması da çok düşündürücü bir durum.

Bu asla kabul edilecek bir durum değil. Nenad Bjelica ile yolların ayrılmasının ardından takımın başına getirilen Abdullah Avcı’nın elindeki tabiki sihirli değnek yok ki biranda her şeyi değiştirsin. Ama Trabzonspor’da eksikler belli. 

Bu eksiklikleri gidermek için de gerekeni yapmalı. 

Tabi futbolcuların performanslarının çok düşük olması Avcı’nın işinin hiç de kolay olmayacağını gösteriyor. 

Umarız Abdullah Avcı nezaretindeki Trabzonspor’un Fenerbahçe maçıyla birlikte hak ettiği sonuçları alır. 

TRABZONSPOR GERÇEK GÜCÜNE KAVUŞMALI

Trabzonspor’un son Karagümrükspor maçını analiz ettiğimizde çok yetersiz kaldığını dile getirdik. Özellikle deplasmandaki başarısız grafiğini devam ettirdi. 

Şimdi Trabzonspor’un önünde Fenerbahçe gibi formda bir ekip ile oynayacağı zorlu bir 90 dakika var. Hiç uzatmadan direkt konuya girmek gerekirse Bordo-Mavili takımın son Karagümrük karşılaşmasındaki performansını Fenerbahçe karşısında da tekrarlaması durumunda maçta hiç şansının olmayacağıdır. 

Fenerbahçe Süper Lig’de ve Avrupa’da yoluna fire vermeden devam etmekte. 

Sarı-Lacivertli ekibin bu zamana kadar oynadığı maçları analiz ettiğimizde rakiplerinin adeta maça yenilgiyi kabullenir gibi çıktıklarını görüyoruz. 

Öncelikle savunma güvenliğini ön plana alan bu ekipler kontra ataklarla gol bulmanın peşinde oldular. Ancak bu zamana kadar planı işleyen hiçbir takım göremedik. Takımlar 3’lük 4’lük olup evlerinin yolunu tutdular. 

Demek ki bu plan hiç de uygun değilmiş. Eğer Fenerbahçe maçından iyi bir netice almak isteniyorsa rakipten daha çok bir gayret ortaya koymak şart. Korkusuzca Fenerbahçe’nin üzerine gidilip gol ve goller aranmalı. 

Bu kadar teslimiyetçi olunmamalı. 

Trabzonspor’a geçersek Bordo-Mavili takım son dönemde deplasmanda oldukça kötü bir performans ortaya koyan bir ekip. Şimdi yine deplasmanda üstelik Fenerbahçe ile karşı karşıya gelecekler. Nereden bakarsınız bakın Trabzonspor’un bu maçta şansının oldukça zor olduğu gözükmekte. Tüm olumsuz duruma rağmen maçla ilgili de çokta karamsar olmadığımızı dile getirmeliyiz. 

Tarihi başarılarla dolu olan Bordo-Mavili takımın böyle maçlarda bambaşka bir performans ortaya koyduğunu da bilmekteyiz. Takımın başında da Avcı gibi başarılı bir teknik adam mevcut. Eğer Trabzonspor o bildiğimiz performansını ortaya koyabilirse Fenerbahçe’yi Kadıköy’ün çimlerine gömmesi de hiç sürpriz olmaz.

Bu maçtan alınacak bir galibiyette geride kalan haftaların Trabzonspor adına bambaşka bir şekilde geçmesini sağlar. 

Avcı ve öğrencilerinden bu maçta karakterli ve kaliteli bir oyun ortaya koyarak 3 puana ulaşmalarını beklemekteyiz.

BENKOVİÇ VE TEKLİC DEĞERLENDİRİLMELİ

Trabzonspor’da teknik direktör Abdullah Avcı, yavaş yavaş takıma daha iyi tanıyor. Özellikle yeni oyuncuların performansıyla ilgili bilgi sahibi oluyor. 

Abdullah hocanın başta savunma oyuncusu Benkoviç olmak üzere, Tekliç gibi oyuncuları da değerlendireceğini beklemekteyiz. 

Savunmada Benkoviç ilk 11’i yazılacak isimlerin başında geldiğini dile getirmeliyiz. Ayrıca Teklic de yetenekli bir oyuncu. Abdullah hocanın bu oyuncuya da ilerleyen haftalarda forma şansı vereceğini düşünüyoruz. 

Abdullah hocanın bilgi birikimiyle bu zamana kadar yaptıkları ortada. 

Şuanki oyuncu kadrosundan da en iyi şekilde faydalanacağından en küçük kuşkumuz yok.

FERNANDEZ KAYIP!

Trabzonspor’un sezon başında renklerine kattığı ilk transferlerden biri savunma oyuncusu Joaquin Fernandez olmuştu. Ancak İspanyol futbolcu ligin 10. haftası geride kalmasına rağmen henüz forma giyemedi. 

Sezon başı kampında sakatlık yaşayan Fernandez’in bu kadar süre sahalardan uzak kalacağını hiç beklemiyorduk açıkçası. 

İlk hazırlık maçında direğe çarpan Fernandez’in böyle bir ağır sakatlık yaşaması gerçekten Bordo-Mavili ekip adına büyük talihsizlik oldu. 

Futbolcu sakatlık yaşadığı o süreçte durumunun çok ciddi olmadığını açıklamıştı. Ama ligin neredeyse 3'te 1'i bitti Fernandez hala ortalarda yok. 

Önemli bir maliyetle kadroya katılan bu oyuncunun ne zaman sahalara döneceği de belirsiz. Trabzonspor bu sezon ligin ilk haftalarında beklenen sonuçları alamamışsa bunda en önemli neden yeni transferlerin takıma gerekli katkıyı sağlayamadığından kaynaklanmış olduğunu söyleyebiliriz. 

BAKASETAS’TA ISRARCI OLUNMAMALI

Trabzonspor'da gelecek sezon sonunda sözleşmesi sona erecek olan Anastasios Bakasetas'a sözleşme uzatma teklifinde bulunuldu. 

Ancak Yunan oyuncudan şuana kadar geri bir dönüş alınabilmiş değil. 

Bordo-Mavili ekibin teklifini kabul etmeyen Yunan oyuncunun gönlü pek kalmaktan yana olmadığı görülüyor. Futbolu çoğu zaman eleştirilen ve yaşı 30’a gelmiş Bakasetas’ta pek ısrarcı olunmamalı. 

Gönlümüz devam etmesinden yana ancak bu oyuncuya astronomik ücret verilmesi de hiç kabul edeceğimiz bur durum olmaz. 

Eğer anlaşılmayacak bir durum varsa bu oyuncu ile yollar devre arasında ayrılmalıdır. En azından oyuncudan para kazanılarak yollar ayrılmalıdır. 

Aksi taktirde oyuncu sezon sonunda elini kolunu sallayarak istediği takıma gidecektir.

HAKEMLER İSTANBUL’UN GÜDÜMÜNDE

Daha yeni sezon başlamadan gerek Fenerbahçe gerekse de Galatasaray cephesinden hakemlerle ilgili sürekli açıklamalar yapılmıştı. 

Bu açıklamalar tamamen hakemleri baskı altına almak amaçlıydı. 

Bu iki kulüp yöneticileri tarafından türlü senaryolar iddialar ortaya atıldı ve atılmaya da devam ediyor. Ligin başlamasıyla birlikte de bu yarattıkları baskının da maalesef karşılığını almaya başladılar. Son hakem faciasına da Rize’de Çaykur Didi Stadyumu’nda Rizespor ile Galatasaray arasında oynanan maçta tanıklık ettik. 

Rizespor’un hakkının çok ciddi bir şekilde yenildiği maçtan Galatasaray galip ayrıldı. 

Maç sonrasında Rizespor cephesinden de hakemlerle ilgili doğal olarak veryansın edildi. Gerçekten bu 3 İstanbul ekibinin göz göre göre kollanması artık sabırları da iyice taşırmaya başladı. Bu düzene birinin dur demesi gerekli. 

Takımların kaderleriyle oynanmamalı. Maçlarda adaletli düdükler çalınmalı. 

Aksi taktirde bu gidişat iyi hiç iyi gözükmüyor…